Üçgen değil kumpas kavşağı gibi – D20Haber
20.04.2024, Cumartesi
13 °C / 18 °C Denizli Hava Durumu
  1. ANA SAYFA
  2. /
  3. YAZARLAR
  4. /
  5. Sedat KURT
  6. /
  7. Üçgen değil kumpas kavşağı gibi

Üçgen değil kumpas kavşağı gibi

A- A+

12 Kasım 2016 gecesi Denizli’nin trafikteki kalbine ilk neşter vurulmuştu.

Kentin üç ana şehirler arası yolunun kesiştiği Üçgen’de “Köprülü Kavşak” yapılacak, yeni kavşak trafik lambaları olmayacağı için duran da araç olmayacağından; 9 ay içinde yatırım bütçesi kadar vatandaşa tasarruf sağlatacaktı!

Bunu ben iddia etmedim tabii ki.

Kim iddia etti? Zolan ve ekibi…

Ne dedi?

“Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin hala sitesinde yer alan -2019 seçimleri için hazırladığı- dev projeler sayfasında da yer aldığı şekilde, sadece 9 ayda, 3 milyon 219 bin litre akaryakıt tasarrufu sağlanacak… Yine aynı süreçte 568 bin kilogramlık karbon salınımı önlenecek…”

Yapımı 1,5 yıl sürdü…

Yalnız Denizlililer değil, can damarı kavşakta süren inşaat nedeniyle, Denizli’den transit geçen yüz binlerce alakasız yolcu da Sümer’den Bakırlı’ya, Deliktaş’tan Anafartalar’a daha önce bilmedikleri Denizli’nin en plansız yapılaşmalarının olduğu mahallelerinin en dar sokakları ve hatta ara sokaklarını keşfetme şansını yakaladı.

Denklemler şunlara benziyordu.

İzmir tarafından gelenlerler, Bakırlı kavşağından sola dönüp, 25. Caddeden Dokuzkavaklara, otuz defa dura kalka, şansı yaver giderse, ki genelde kazara Ankara Asfaltı’na ulaşabiliyor….

Ya da İstasyon Köprülü Kavşağından Kirişhane Camii yönüne yardırıp, Otogar İstisyon Caddesi’ne selam ederek, Deliktaş Köprülü Kavşağı’nı bulduğunda dua edebiliyorlardı…

Hayata geçtiğinde 9 ayda yapım maliyeti kadar vatandaşa tasarruf ettireceği söylenen kavşak, inşaatı sırasında geçen 1,5 yılda dur kalk, ara sokaktan servis yoluna, yan yoldan bilmemne mahallesine gir-çık, iki geri bir ileri şeklinde ilerle derken, vatandaşa 15 yılda yaktıracağı yakıtı yaktırdı…

Karbon salınımı, saymıyorum bile…

Hadi bu süreci, doğum öncesi sancıya benzeterek, kabul edilir bulalım…

Peki ya sonra?

‘Derin nefes alıcaz’ diye hayata geçirilen proje Denizli’nin yepyeni sorunu olarak bir kambur şeklinde önce Üçgen’e, 3 yıldır da Denizli gündemine oturdu…

3 şeritle 3 ana koldan akan trafik, Üçgen’de zorunlu tek şeritli yönlendirmelerle resmen kabus oldu. Yazı-kışı yok, gecesi-gündüzü yok, güneşlisi-yağmurlusu yok arkadaş!...

Gelen Üçgen’de takılıp kalıyor, araç kuyrukları uzadıkça, yeni trafik işkencesiyle baş başa kalan Denizlili sürücü Osman Zolan’a sövüyor.

Transit geçenler, daha bir transit sövüyor!..

Hadi eğri oturup, doğru konuşalım..

Üçgen Kavşağı, hayaldi, kabus oldu!..

Hal böyle olunca da, insanın aklına türlü türlü şeyler geliyor…

Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’ın önüne bu projeyi hem çevreci hem de tasarruflu diye kim koydu?

Resmen başkana yapılmış bir kumpas gibi!...

Aylarca süren çalışmalar yüzünden rezil olan Denizlili sürücüler, şimdi bir de hele hele mesai giriş çıkışlarında kilometreyi bulan kuyruklarla geçebiliyor Üçgen Kavşağı’ndan…

Hem tasarruf hem çevre dostluğu iddiası, tersine dönüp belli ki Zolan için bir kabus oldu…

Bunu tasarlayan mühendisler, süzgeçten geçiren, değerlendiren mevkide oturanlar, olur veren uzmanlar, Zolan’a yıllardır muhalefetin atamadığı golü resmen Üçgen Kavşağı ile atmış gibi gözüküyor…

Nereye gitsem, ne zaman konu trafikten açılsa, yıllardır konu dönüp dolaşıp Üçgen Kavşağı’na geliyor.

Duymadığım küfürlere şahit oldum yeminlen!...

Üçgen kavşağı argo-küfür edebiyatçılarına acayyip malzeme oluyor!...

Benden söylemesi…

2024 yerel seçimlerinde tekrar aday olur mu bilmem ama Osman Başkan’ın en çok zorlanacağı konulardan biri oldu Üçgen Kavşağı ve bence bir an önce bu duruma bir el atması şart…

En son bir arkadaşım resmen şunu dedi;

“2024 seçimlerinde vaat olarak Üçgen Kavşağı’nı yıkacağım diyen aday, fazladan yüzde 20 oy alır”

Hatta Denizli’de değil sadece Türkiye genelinde AK Parti’nin önemli isimlerinden biri de şöyle demiş, konu Üçgen Kavşağı’na gelince;

“Kazara başkan filan olursam, ilk iş o kavşağı yıkarım”

**

Bu arada 2021’in yaprak dökümlerine kendi namıma bir kayıp daha verdim ayrı kaldığımız bu 15 gün içinde. Eski eşimin annesi, benim hayatta anne diye seslendiğim ikinci kadını, Yadikar Kolu’yu kaybettik… Işıklar içinde uyusun…

Size en son yazdığımda dolar
11,80 düzeyindeydi, şimdi 14 TL’yi kesiyor…

Euro 15’in üzerine oturdu, 16 TL’ye nasıl çıkarımın hesabını yapıyor…

Ekim’den bu yana resmen Türk Lirası yarı yarıya değer kaybetti…
Alım gücümüz bir o kadar azaldı…

Ekonomi kan kaybediyor, iktidar oy…

Önümüzdeki yıl seçim atmosferine girildi mi, önce ulusal sonra yerel seçim derken 2024 Nisan’ında anca çıkarız bu atmosferden de, kimler o seçimden çıkar, kimler kalır, bilemiyorum…

Paramız pulumuz eridi gitti, eldeki tek varlık sağlık diyeceğim ama o da yeni varyantlarla Covid-19 kıskacında…

Siz yine de kalın sağlıcakla…

Yazarın Diğer Yazıları
Türk adaleti
27 Nisan 2022 Çarşamba
Al sana fırsat!
24 Mart 2022 Perşembe
11. Tümen ve 9 yıl!..
18 Mart 2022 Cuma
Hiç mi gün yüzü görmedik?
9 Mart 2022 Çarşamba
Kılıçdaroğlu’na mektup
23 Şubat 2022 Çarşamba
Gülümse
16 Şubat 2022 Çarşamba
Erdoğan’ı kurtarmak!
9 Şubat 2022 Çarşamba
Tehdit, hakaret, küfür!
26 Ocak 2022 Çarşamba