Er Denizlispor’u kurtarmak… – D20Haber
22.04.2025, Salı
13 °C / 27 °C Denizli Hava Durumu
  1. ANA SAYFA
  2. /
  3. YAZARLAR
  4. /
  5. Hakan KEYSAN
  6. /
  7. Er Denizlispor’u kurtarmak…

Er Denizlispor’u kurtarmak…

A- A+

O filmi herkes bilir. 2. Dünya savaşında Normandiya çıkarmasını işleyen ve 4 oğlunu savaşa gönderen bir annenin trajik hikayesi. Üçünü savaşta kaybetmiş, kalan tek oğlunun da sağ salim eve dönmesini bekler…

Film, Alman faşizmi gibi büyük tehdidi yenmekten de öteye geçerek sıradan bir er olan Ryan’ın evine dönmesi üzerine odaklanıyor.
Tıpkı Denizlispor’u kurtarmak gibi… Onca şaşalı günlerinden batan birçok il düzeyindeki takımlar gibi bizim takımımızda tarihin çöplüğüne doğru dümen kırmadan gidiyor, kurtuluş çanları değil batış çanları çalıyor…
***

Bilindiği üzere Denizlispor üzerindeki basınç ülkeye musallat olmuş küresel ölçekli sermaye sorununun da ötesinde bir realite. İktidar sorunu!…
AKP iktidarlığı dönemiyle tamamen siyasetin cenderesinde boğulmuş ve liyakatsiz memurlarıyla dizayn edilmiş bir futbol yönetme algısı, bu oyun üzerinde yükselen gerçek futbol unsurlarını neredeyse on yıllardır uzaklaştırmıştı.

Gerek yönetimsel gerekse teknik düzeyde ülkemiz futbolu mevcut siyaset kurumunun artık tamamen anti demokratik demografi yapısıyla dizayn edilmekte ve yönetilmektedir.
Bizim takımda da durum aynen bu.

Siyasi kadrolaşmanın merkezi haline getirilmiş AKP yerel yönetimler dönemini kapsayan BELTAŞ rant odağı, sadece yeni ve toy zenginleri ortaya çıkarması ötesinde Denizlispor kurgulamasında da kullanılan etkin bir manivela idi.

Delege yapısının tamamen örgütlü BELTAŞ unsurlarıyla oluştuğu bir üye portföyü kuşkusuz demokratik bir kulüp yönetimini ortaya çıkarmayacaktı. BELTAŞ üzerinden kurgulanan bu siyasal yapılanma, özellikle son on yıldır şehrimiz yeşil siyahlı köklü camiamızın da çöküş fitilini ateşlemiştir. Sadece siyasallaşmış kadrolarla değil, sessizliğe bürünmüş medya yapılanmasıyla da derin bir kayıtsızlık ve eleştirisizlik hakim olmuştu Denizlispor imgesi üzerinde.

En küçük yenilgide fırtına estiren bu yerel medya unsurları ve taraftar grupları adeta süt dökmüş kediye dönmüştü. Ta ki son yerel yönetim değişikliğine dek…
Bülent Nuri Çavuşoğlu dönemiyle ciddi bir kabuk değiştiren yeni yerel yönetim anlayışı, başta BELTAŞ arpalığı olmak üzere Denizlispor üzerindeki derinliğini de ortaya çıkarmaya başladı. Doğal olarak yerel yönetimler ağıyla ayakta durmaya alışmış profesyonel futbol yönetim anlayışı da tepkisini yeni başkanla birlikte ortaya koydu.
Ancak reel ve yönetilebilir bir çağdaş futbol yapılanması gerçeği bambaşka nitelikler içermektedir. Denizli futbol unsurlarının bu öz nitelikleri doğru belirleyip doğru planlamalarla ortaya çıkması gerekiyor oysa… Zira mevcut düzenin iflası son on yıldır defalarca tanıtlanmış ve kulüp bir şehir efsanesi olarak amatör lig kapısına kadar dayanmışken hala yerel yönetimlerden umut beslemek bir reçete değildir.

BELEDİYELERİN MİSYONU

Belediyeler spor kulüplerine yardım konusunda 5393 sayılı kanunun 14. maddesine göre davranır. Buna göre mahalli düzeydeki amatör spor kulüplerine, bir önceki yıl genel bütçe vergi gelirlerinden belediyeleri için tahakkuk eden miktarın büyükşehir belediyeleri için binde yedisini geçemez, demektedir.
Yasa profesyonel kulüplere belediye desteğini net bir şekilde engellemiş, aksi örneklerde Sayıştay cezaları da işleme konmuştur.
Hele şimdi muhalif ellere kaptırılmış bir belediyenin tasarruf tedbirleri engeliyle elinin kolunun bağlandığı bir dönemde en küçük bir açığın hızlıca cezalandırma malzemesi edileceği gerçeği ile birlikte gündelik politika belirlemek lazım.

Denizlispor elbette kentimizin bir markasıydı… Ama artık son on yıldır bu marka değeri sıfırlanmış, yanlış yönetimler nedeniyle borç her sezon katlaya katlaya 430 milyon liraya dek çıkmış durumdadır. Son yönetimle de şirketleşen kulüp artık tamamen Denizli imgesi altında sembol olmaktan çıkarak bir tür ticari oluşuma dönüştürülmüş ve kentin takımı kamusal boyutuyla da resmi olarak terk edilmiştir.

Sadece bu son durum değil; uzun süredir çalışan antrenörler ve personellerin ödenemeyen alacaklarıyla birlikte Denizlispor artık sportif faaliyetleri boyutuyla da üreten ve yetiştiren bir spor kulübü olmaktan uzaklaşmıştır. Şehrimizdeki birçok özel amatör kulüpler daha başarılı sporcu yetiştirme pratikleri ortaya koymaktadırlar. Bu sportif gerçekler boyutuyla da artık kentin takımı kenti temsil edecek temsil yeteneğinden uzaklaşmıştır. Bu nedenle kulübün kurtuluş mücadelesinde belediyenin misyonu önceki dönemler gibi olmayacak, kamusal öncelikler öne alındığı için manevi destekten öteye bir destek sunulamayacaktır.

Bu nedenle en önce yapılacak iş delege yapısını sıfırlayıp yepyeni bir anlayış ve kriterlerle üye portföyü geliştirilmeli ve şeffaf, görünür kılınmış ve demokratik bir seçim atmosferi ile takımın kentle irtibatlı aidiyet duygusu üzerinden bir yönetim misyonu çizilmelidir. Bu iş de belediyeye değil, yönetimin kendi demokratik tavrı ve gücüne bakmaktadır. Eski sürecin devamı ve kampanyalar ancak günü kurtarır, yarınları değil…

DENİZLİSPOR’DA NELER OLMUŞ

2010 yılından bu yana olağan ve olağanüstü birçok genel kurul yapılmış, toplam 13 başkan değişmiş. Bu bile tek başına hiç de azımsanmayacak bir yönetimsizlik ve başarısızlık göstergesidir.
Takım 2010 da 1. Lige düşmüştü. 2018-2019 sezonunda tekrar lige yükseldi ama iki sezon sonra tekrar küme düştü. Bir yıl aradan sonra 2023’te ikinci lige, geçtiğimiz sezon da üçüncü lige düştük. Düşmeyen ve sürekli yükselen tek şey de borç… Artık bir altımız amatör lig.

2010’lu yıllardan sonra dağın görünen yüzün derinlerine sirayet etmiş yerel yönetimler ağı ve onun rantçı siyasal basıncı takımı bugünkü düzeyine düşürmüştür. Bunda rol alan aktörler takım bu seviyeye gelirken hiçbir olumlu müdahalelerde bulunamamış ki bugün bu trajik sonla yüzleşiyoruz.
İktidar ve yandaşı kurumsal bütün yapılanmalar siyasal bir kaygıyla kadrolaştığı müddetçe hiçbir alanda kalkınmadan söz edemeyeceğimiz gibi bu durum bodoslama batışımızın da somut bir nedenidir.

Kutuplaşan ve halkından uzaklaştırılan bir kulüp, aidiyet duygularımız üzerinde de büyük bir dezenformasyon yaratmıştır yıllardır. Denizlispor artık halkın değil, AK Parti’nin takımı olmuştur ve bugün yaşadığı bu trajik sonun da temel etkeni bu olgudur.

Denizlispor da muadilleri Eskişehir, Bursa, Akhisar ve diğer birçok aynı akıbeti yaşayan kulüpler gibi iktidar olanaklarından mahrum kalıverince yok olmakla yüzleşecek, sistem değişmeden bir kurtuluş seçeneği sergilenemeyecektir.

Er Ryan’la başlamıştık yazımıza: Ryan filmdeki bir repliğinde “Bazen merak ediyorum, geri döndüğümde karımın beni tanıyamayacağı kadar çok değişmiş olabilir miyim?” diye soruyor.
Denizlispor yeniden Denizlispor olduğunda bunca badire ve başarısızlıktan sonra acaba gerçekten hepimizin takımı olabilecek mi?...