CHP’den Pandemi ve Basın Özgürlüğü kitabı – D20Haber
10.05.2025, Cumartesi
17 °C / 29 °C Denizli Hava Durumu
  1. ANA SAYFA
  2. /
  3. POLİTİKA
  4. /
  5. CHP
  6. /
  7. CHP’den Pandemi ve Basın Özgürlüğü kitabı

CHP’den Pandemi ve Basın Özgürlüğü kitabı

A- A+
D20HABER
Yayınlanma: 24 Haziran 2021 Perşembe - 13:10Güncelleme: 24 Haziran 2021 Perşembe - 13:10
CHP’den Pandemi ve Basın Özgürlüğü kitabı

CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı tarafından “Pandemi ve Basın Özgürlüğü” kitabı yayımlandı.

CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca’nın başkanlığında, 22 temsilcinin katılımı ve PMD gibi örgütlerin katkıları, çevrimiçi toplantıda sunulan önerileri ile hazırlanan Pandemi ve Basın Özgürlüğü kitabı, CHP il ve ilçe örgütlerine, belediyelere ilgili hak örgütleri ile gazetecilere gönderildi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kitabın ön sözünde, sadece gazetecilerin değil gazetecilik mesleğinin de hedef alındığını kaydederek, “Ekonomik buhran yaşayan ülkemizde COVİD-19 pandemisinin başlamasının üzerinden bir yılı aşkın süre geçmiş olmasına rağmen liyakatsızlığı düstur haline getiren iktidar, ülkeyi yönetememe beceriksizliğinin faturasını ne yazık ki topluma kesiyor. Toplumun farklı kesimlerinin yaşadığı zorlukları, gazeteciler bu zorlu süreçte en derin şekilde yaşamak zorunda bırakılıyor. Binlerce gazeteci işsiz, hapishanelerde sadece gazetecilik yaptığı için tutuklu yüzlerce gazetecinin hakları gasp ediliyor, hem “muhalif gazeteciler” hem “gazetecilik” mesleğinin kendisi iktidar tarafından hedef alınıyor. Pandemiyle adil yaşam koşullarından iyice uzaklaşılıyor, emekçilerin üzerindeki vergi yükü artıyor, derin yoksulluk artıyor, matbaalar kapanıyor, gazeteciler sendikasızlaştırma, siyasallaştırma ve kutuplaştırma ile karşı karşıya bırakılıyor” ifadelerine yer verdi.

CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca da pandemide basın emekçilerinin sıkıntılı bir dönem geçirdiğini, habercilik yaparken hak ihlalleriyle karşılaştıklarını belirterek, şunları kaydetti:

“Yaşam hakkı ihlalleri başta olmak üzere temel haklarına erişmekte zorluk çeken, özgürlükleri kısıtlanan, şiddete, kötü muamele ve baskıya maruz bırakılan, çalışma hakkından mahrum kalan, özlük haklarında, kıdem tazminatında, basın kartlarında iktidarın adımlarıyla hakları tırpanlanan, işsizlikle ve güvencesizlikle sınanan, örgütlenmedeki sıkıntılar nedeniyle patronlara mecbur bırakılan, sırf gazetecilik yaptığı için gözaltına alınan, tutuklanan, haksız yere cezaevinde tutulan, mesleklerini zor koşullara rağmen sürdürmek için emek veren, halkın haber alma hakkına erişim engellerine rağmen basın ve ifade özgürlüğünün savunucuları olarak demokrasimize katkıları sonsuz olan tüm gazetecilere böylesi zor bir dönemde mesleklerine duydukları bağlılık ve ilkeli gazetecilik anlayışları nedeniyle teşekkür ediyorum.”

Pandemi ve Basın Özgürlüğü kitabında CHP’nin önerileri de yer aldı. İşte o önerileri:

1-Herhangi bir medya sahibi, kim olursa olsun bu faaliyeti dışında yani medya faaliyeti dışında başka bir ticari faaliyette bulunmamalı; aktif siyasetle uğraşmamalı. Temel işi sadece medya olmalı. Çünkü böyle bir yapılanma, medya sahibini siyasal baskılar karşısında daha güçlü kılar. Birinci kuralımız bu.

Haberin DevamıReklam




2- Gazetelerin dağıtımı bütün medya sahiplerinin ortak olduğu bir şirket tarafından yapılmalı. Çünkübir gazetenin patronajına gazetelerin dağıtımı teslim edildiğinde, dağıtım konusu rakip gazeteler için tehdit olarak kullanılabilir. Bütün gazete sahipleri bir dağıtım şirketi kurarlar hepsi eşit şekilde, eşit payda ortak olurlar dağıtımı burası yapar. Böylece hiçbir sorun çıkmaz.

3- Medyada sendikalaşma şart olmalı. Yani zorunlu olmalı. Her gazeteci mutlaka bir sendikanın üyesi olmalı. Çünkü gazeteci, patronuna karşı da özgür olmalı. Sendikadan güç alarak haberinin arkasında durabilmeli. Gazeteciye bu güven mutlaka verilmeli.

4- RTÜK’ün yani Radyo Televizyon Üst Kurulunun yeniden yapılandırılması gerekiyor. RTÜK’ün, üye yapısı meslek örgütleri ile üniversitelerin temsilini sağlayacak doğrultuda değiştirilmeli, siyasi partilere tanınan kontenjan sayısı düşürülmeli. RTÜK, cezalandırmayı değil, evrensel yayıncılık ilkeleri çerçevesinde hareket etmeyi amaçlayan yönlendirici bir kurul olmalı.

5- Hiçbir gazeteci, gazetecilik faaliyetinden kaynaklı iddialarla tutuklanmamalı. Olası yargılamaların tutuksuz olması kuralı esas olmalı.

6- Basın İlan Kurumu, internet medyasını da kapsayacak şekilde yeniden yapılandırılmalı; meslek örgütlerinin temsil sayısı arttırılmalı. Gazete tirajları ve internet sitelerinin izlenme trafiği bağımsız denetim kuruluşu tarafından denetlenmeli. Basın İlan Kurumu’nun ilan kesme yetkisine son verilmeli. Kamu ilanlarının fiyat tarifesi, objektif kıstaslara bağlanarak, siyasal iktidarın keyfi tutumuna bırakılmamalı. Basın İlan Kurumu, yerel medyanın desteklenmesi konusunda pozitif ayrımcılık yapmalı.

7- Evrensel kriterlere uygun, şeffaf ve denetlenebilir bir rayting ölçüm sistemine geçilmeli. Televizyonlarda gösterilen ve “zorunlu ilan” olarak sunumu yapılan tanıtım filmlerinin ücretsiz yayınlanmasından vazgeçilmeli.

8- Basın kartı, meslek örgütlerinin ortak katılımıyla oluşturulacak bir kurul tarafından verilmeli. Devlet bu alandan tümüyle çekilmeli. Kimin gazeteci olup olmadığına devlet değil, gazeteciler karar vermeli.

9- Basın ve ifade özgürlüğüne sınırlama getiren evrensel kriterler hariç, her ne koşulda olursa olsun sansür yasaklanmalı.

10- Sosyal medya, yeni medya veya alternatif medya olarak nitelendirilen mecralarda yayınlanan haberlerin doğruluğuyla ilgili bağımsız denetim/teyit mekanizmaları oluşturulmalı.

11- Kapsamlı bir Basın Meslek Kanunu’nu, ilgili meslek örgütlerinin katılımıyla birlikte hazırlayacağız.