Uzun boyunları, uzun bacakları ve renkleriyle sulak alanların en estetik kanatlılarıdır. Muhteşem kanat çırpmaları, boyun indirme yükseltme dansları doyumsuz bir seyir keyfi yaratır. Gün doğumu ve batımında ahenkle uçmaları izleyenleri tarifsiz bir haz verir. Sözünü ettiğimiz bu kuşun adı flamingodur.
Ülkemizde onların az sayıda yaşam alanları var. Gediz Deltası, Tuzgölü, Van Gölü, Adana’daki Göksu ve bizim ilimiz, yani Denizli’deki yaklaşık 160 kilometrekare alana yayılan Acıgöl. Çardak’ın Gemiş’indeki tuzlaların orada görmeye başlarız onları. Sonra devam eder küçük gruplar halinde. Taaa Afyonkarahisar’ın Başmakçı İlçesi’nin altlarındaki tuzlalara kadar seremonisini izlemek mümkündür doğal yaşamın estetik güzellerini.
Flamingolar, tehlikelere karşı hep birlikte, gölün herhangi bir yerinde buluşup hem havada uçarak hem de suyun içinde yürüyerek muhteşem kanat açma kapama, boyun indirme yükseltme danslarına devam eder, sesleriyle de tüm Acıgöl sahrasını inletir. Bilhassa gün batımı ve gün doğumunda ahenkli sıra sıra uçuşlarını izlemek müthiştir.
Ötüşü turnaya benzediği için yerli halkımız bu kuşa “allı turna” der ama turnayla yakından uzaktan bir bağı yoktur. Eskiden burada turnalar da çoktu ve suyun kenarlarına doluşurlardı. Flamingolar ise, dizlerine kadar gelen çipilde çamurda beslenir. Bu kuş yenilen bir av kuşu olmadığı halde sürekli vuruldu ama artık halk bilinçlenmiş ve bu kuşlarımız özgürce Acıgöl’de yaşamaya devam etmektedir.
Acıgöl’de ve sayıları az da olsa Çivril’deki Işıklı Gölü’nde bulunan flamingoları 2008 yılından beri izliyoruz. Küçük gruplar halinde beslenirler. Acıgöl’de su azalınca beslenmek üzere tepenin arkasındaki Burdur-Yeşilova’da yer alan Çorak Göl’e geçiyorlardı. Yağışların azlığı nedeniyle göl kurudu. Keza birbirine yakın olan İnceler, Çaltı, Beylerli gölleri de kurudu.
Yıllar geçtikçe flamingolar çoğaldı ve en çok sayıya 2015’de ulaşıldı. Acıgöl’de bir projede Pamukkale Üniversitesi’nden Merve Tepe hocayla da takip ettiğimiz gözlemlerde 5 bin 500 flamingo saydık. Ne yazık ki sonrasında azalma başladı. Geçen yıl 1500-2.000 civarında geldiler. Bu yıl ise 600’e kadar gerilediler. Bu durum kuraklıkla birlikte gölün sularının üretim için havuzlara çekilmesiyle alakalı olmalı. Sanayileşmeye asla karşı değiliz, ancak su kaynakları çok dikkatli kullanılmalı.
İzmir’de “Kuş Cenneti” olarak bilinen Gediz Deltası’nda 2 yıl bazı etkinliklere katıldık. Flamingoların ürediği alan bozulunca bir projeyle yapay ada yaptılar. Şu anda binlerce flamingo, bu küçük adada üremeyi gerçekleştiriyor. Aynısı Acıgöl’de de yapılabilirse müthiş olur. Acıgöl, kuş cenneti gibi yönetilmeyi hak ediyor.
Eski kayıtlara göre, burada bir günde 200 bin kuş sayılmış. Ancak o yıllarda göllerdeki su fazlaymış. Bu göller kurumuş ya da kurutulmuş. Yine eskiden devasa büyüklükteki toy ve turnaların yatağı olan Acıgöl’ümüze bu kuşlar gelmez olmuş artık. Keza yaban kazları da çok az geliyor son yıllarda bu yöreye.