Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü – D20Haber
18.04.2024, Perşembe
15 °C / 27 °C Denizli Hava Durumu
  1. ANA SAYFA
  2. /
  3. ÖZGÜN İÇERİK
  4. /
  5. GÖÇ YOLUNDAKİ DENİZLİ
  6. /
  7. Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü

Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü

A- A+
D20HABER
Yayınlanma: 27 Ekim 2017 Cuma - 11:32Güncelleme: 27 Ekim 2017 Cuma - 11:32
Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü

Denizli’nin önemli sulak ve birçok kuş türünün üreme alanlarından olan Süleymanlı Yayla Gölü, aynı zamanda endemik bitki türleriyle de dikkati çekmektedir. Küçük ama doğanın insanlara ve yaban hayatına sunduğu çok özel bir yer olan Süleymanlı Yayla Gölü, korunmaya muhtaç durumda.

Denizli'nin Buldan ilçesinin az üstünde, tepelerin arasında 1.155 metre rakımda adacıkları ve bol sazlıklarla suyun üstünde nilüfer çiçekleriyle kaplı çok değerli bir kuş üreme alanı vardır. Adı Süleymanlı Yayla Gölü’dür. 50 hektarlık küçücük bu göl yüzlerce kuşa ev sahipliği yapmaktadır. Endemik bitki örtüsü yanında, karaçam ormanları arasında muhteşem bir doğa harikası yaban hayatı alanıdır. Batı Anadolu göç yolu üzerindedir ve bu yüzden çok değerlidir. Eski kayıtlarda tepeli pelikanın bile ürediği belirtilse de artık sayıları hızla düşen bu kuşlar üremiyorlar. Işıklı’da Gediz’de üremeye devam ediyorlar.

2010 yılında kurduğumuz Trakor (Çürüksu Kuş Gözlem Grubu) ile yaptığımız son gözlemlerdeki sonuçlarımıza göre, alanda küçük karabatak üreme kayıtları elde ettik. Sadece Gediz Deltası ve Işıklı Gölü’müzde üreyen bu değerli kuş, Yayla Gölü’müzde de üremekte.

Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü

Ekibimizden Buldan'daki kuş gözlemcisi hocamız İnşaat Mühendisi Sait Yalçın abimizin yıllardır tuttuğu çok fazla gözlem kayıtları, bu gölün en büyük envanterlerinden birisidir. Kendisi bizim daha önce görüp burada fotoğraflayamadığımız nadir yırtıcı kuş türü olan ada doğanlarını sonunda bu sene fotoğraflamış ve küçük karabatakların da ürediğini belgelemiştir.

Buldan Süleymanlı Yayla Gölü'nde en çok sakar meke var ama bolca yırtıcı kuş türü de var. Saz delicesi, gökçe delice, şahin, arı şahini, kızıl şahin, yılan kartalı, akkuyruklu kartal, küçük kartal, küçük orman kartalı, büyük orman kartalı, küçük akbaba, karaçaylak, çakır, atmaca, yaz atmacası, kerkenez, küçük kerkenez, gökdoğan ve aladoğan, delice doğan kayıtlarını Trakor Grubumuzla yaptık.

En ilginç kayıtlardan birisi de buranın sadece kuş değil, son Anadolu parsının yaşam alanlarından olması. Denizli bölgemizde en son Buldan'da Koca Hasan lakabıyla bir avcı 1954' de son Anadolu parsını vurmuş, tahnit yapılan bu büyük yırtıcıyı Sait abimiz kendi büyüklerinin bir fotoğraf albümünde ortaya çıkarmıştır. En eski kayıt ise, Laodikya Antik Kentindeki kazılarda ortaya çıkarılan kabartmalarda saklı 1800 yıllık 2 adet Anadolu leoparı figürleridir.

Ayrıca alanda oklu kirpi olduğunu maalesef çarpılan bir oklu kirpiyi görmekle öğrenmiş olduk. Canlı olarak ise hala bu gizemli, çok değerli memeli hayvanı göremedik.

Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü

Buldan, yeşil tepeleri bolca ormanları nehirleri gölleriyle ilimizin en değerli köşelerinden biridir. Buldan ilçesi içinden Kestane deresini aşarak yüksek tepelere dolaşa dolaşa kuş sesleri arasında çıkılan Süleymanlı Yayla Gölüne varınca, mis gibi çam kokularıyla göl havası karşılıyor sizi. Çevresinde et mangal restoranları bulunmakta. Günübirlik ziyaretçi sayısı oldukça fazla olan bu güzel doğal alanı mutlaka görmek gerekir. Hele çevredeki tepelere çıkılarak bu eşsiz manzarayı izlemek daha da izleyenleri büyülemektedir.

Süleymanlı Yayla Gölü, gün doğarken oldukça sakin zamanları yakaladığınızda ilk ökse ardıcı kuşlarının tırıltısına kayalardan gelen kaya sıvacısı eklenir. Karatavuklar ve keklik sesiyle cümbüş başlar. Su kuşları da bunlara eklenir ve sabah ve akşam besin bulma telaşı başlar. Bu muhteşem doğanın sesini dinlemeye doyamazsınız. Sanki kendinizi Kuzey Amerika’nın yüksek dağ göllerinde hissettirecek çam ormanları ve göl kuşlar ile dalar gidersiniz...

Göl tabanı son yıllarda taşınan alüvyonlu toprakla dolsa da kuşlara sazlıklar üreme alanı oluşturuyor. Burada bolca su kuşu karşılıyor gelenleri. Özellikle alanda üreyen küçük batağanlar ve sakar mekeler, yeşilbaş ve çamurcun ördekler…

Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü

Kuşlar için üremek çok önemli ve binlerce kilometre uzaktan gelip Anadolu’muzu seçen bu kuşlar üremek için aradığı bazı özellikler var. Sazlık kuşları, su kuşları illa göl içinde, eğer bir ada varsa ayaklı yırtıcı ve uçan yırtıcılardan rahat ediyorlar. Bu sebeple ada çok önemli. Buldan Yayla Gölü bu duruma çok elverişli. Ancak çevresindeki su miktarı derin olursa tabi kendilerini daha güvende hissederler. yürüyerek geçen çakal tilki onların üreme içgüdüsüne korku salmaya yetiyor. Bunun için göllerin su seviyesinin azalmasına yol açan etkenler kontrol altında tutmalılar. Hatta şu an kuruyan birçok göle can suyu getirmeye çalışan DSİ ve yaban hayatı sorumluları ile milli parklar, ilimizde de buna destek oldukça; yaban hayatı popülasyonunda Denizli’nin ülkemizdeki en iyi 10 il arasında yer almasına katkı yaparlar.

Daha öncede anlatmıştık, doğadaki her tür mikrobun temizleyicisi özellikle kuşlardır ve kuşlar olmazsa ne doğa olur, ne yeşillik. Çam ağaçlarına dadanan zararlı kese böceklerini duymuşuzdur. Bunları ötücü kuşlar, ağaçkakanlar; yerde zararlı kemirgenler ile böcekleri de baykuşlar, küçük yırtıcı kuşlar, çakallar ve tilkiler temizlemektedir. Yayla Gölü’ne inen çıkan dere yataklarında değişik meyve ağaçları sayesinde şu sıralar rengarenk yaprakların renk cümbüşü seyredilmekte, hele kışın kar yağışıyla yayla gölünün manzarası eşsiz bir doğa harikasına dönüyor. Ayrıca yayla gölüne gidilirken sıra sıra dizilen tepeye doğru Buldan evleri de ayrı bir güzellik katıyor.

Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü

Yayla Gölü’nde ara sıra kaçak avcılığın olması, bu değerli yaban hayatı alanının daha iyi korunması gerektiğini ortaya koyuyor. Alan, Milli Parklarca sulak alan koruma sahası ilan edilmiş olsa da burasının daha iyi korunması ve geleceklere uzanan bir miras olarak ulaşılabilmesi için yaban hayatı olarak yeniden daha geniş bir yaban hayatı projesiyle ele alınması ve bu yeni projelerce daha etkin hale gelmesi, kuş gözlemi için kuş gözlem kulesinin de yapılması alana daha güzel bir turizm teşviki yapacağını düşünüyoruz. Çünkü artık kuş gözlemciliği sosyal medya sayesinde tüm dünyaca anında tanınır halde ve bunun alt yapısını oluşturmada sadece devlet el atmalı.

Son olarak çevreye ulaşan kampçılar için daha çok sayıda çöp tenekesi konulması ve buraya gelen insanlarımızın daha duyarlı olması gerekiyor. Göl kenarındaki çöplerin devrilerek içindeki poşetlerin şişelerin gölün üstünde yüzmesi, cam şişelerin göl alanına fırlatılması her yeri piknik alanına çevirmenin akla mantığa uymadığını söylemek lazım. Artık bizlerde uygar ülkeler kadar eğitimliyiz ve bu çok değerli alanlarımızı çöplerimizle kirletmemeliyiz. Hele ateş yakmış isek mutlaka suyla söndürüp alandan ayrılmalıyız. Bu doğa bizim değil ileride doğacak torunlarımızın diyerek noktayı koyalım,yemyeşil doğayla kalın sağlıcakla…

Doğanın muhteşem sunumu: Süleymanlı Yayla Gölü