Bu veriler yıllardır göz ardı edilir ve gerek istatistiklerde, gerekse bölgesel ekonomi araştırmalarında son sıralara zoraki yerleştirilir.
Oysa kentsel tarım girdileri içinde, başka hiçbir üretim emtiası, üzüm ve şarabın iktisadi olanaklarına sahip değil. Çünkü üzüm sadece üzüm değil, şarap sadece şarap değil!
Üzüm ve üzümden elde edilen çeşitli pazar ürünleri, bir yandan çok özel bir pazara yönelik tüketim nesnesi, diğer yandan tüketicisiyle birlikte özel bir kültürün taşıyıcısı!
Tarihsel serüveni, üretim ritüeli, tüketim seremonisi ve farklı toplum kültürleri tarafından koşulsuz şartsız kabul ediliş biçimiyle, her kesim ve herkesin tüketimine aynı şekilde ortak olduğu bir nesne.
Bağa, üzüme ve şaraba dair bu retorik, onu müstesna bir yere koyuyor. Sadece ekonomik değil, sadece kültürel değil, anı zamanda sosyal yaşamın barış içinde paylaşımına da kapıları sonsuza kadar aralıyor.
Çal Bağ Yolu projesi, Denizli için geç kalmış bir girişim. Çünkü bölgenin bağ ve üzüm yetiştiriciliği, şarap üreticiliği, tarihin derinliklerine uzanan bir geçmişe sahip! Bunu sadece hikayelerde değil, ekonomisinde, mitolojide, arkeolojide, tarihi araştıran pek çok materyalin tespitleri arasında görmek mümkün.
Geç kalmış olsa da Bağ Yolu rotası bölge şarapçılığı ve üzüm üretimi için elzem bir girişim. Sonuçları ve verimi önümüzdeki yıllarda daha net biçimde ortaya çıkacak olan girişimin aktörleri, çalışmalarına umutla ve heyecanla sarılıyorlar.
Biz, Bağ Yolu projesini önemsiyoruz. Denizli ekonomisi için önemsiyoruz, bölge tarımı için önemsiyoruz, çiftçinin alın teri- emeği için önemsiyoruz, hepsinden önemlisi temiz bir yatırım kategorisi olarak Denizli turizmi için önemsiyoruz.
Konuyu beş gün boyunca bu sayfalarda yazacak ve tartışacağız. Umarız bu heyecanımıza okurlarımız da ortak olur ve bizimle birlikte rotanın bağ yollarında, üzüm asmalarında, kadehlerin gözyaşı damlalarında ve şişelerin saydamlığına yansıyan ışık öbeklerinden aynı keyfi alırlar.
2 Ocak Pazartesi birlikte olmak dileğiyle!
