Takvimler 27 Temmuz 1971’i gösterdiğinde Türkiye’yi sarsan bir soygun gerçekleşti. Bu çapta büyük rakamın telaffuz edildiği ilk soygundu. Rakam tam 4 milyon liraydı ve İzmir’den Ziraat Bankası Denizli Şubesi’ne getiriliyordu.
ARŞİVLERDEN O OLAY
Yalçın Berber’in kullandığı 20 AD 819 plakalı resmi araç, İzmir’den alınan 4 milyon lirayı Denizli’ye getirmek üzere yola çıktı. İçinde banka şubesinin şefi Tekin Asal, takip memuru Hüseyin Sarıca ve henüz bankada 5 aydır çalışan memur adayı Kadir Kaymaz, bir de Kaymaz’ın “arkadaşım” diyerek araca binmesini sağladığı kişi vardı.
İzmir’in Selçuk ilçesine bağlı Çamlık köyüne geldiklerinde Kadir Kaymaz, tuvalet ihtiyacı olduğunu söyleyip şoförden durmasını istedi. Ancak bu isteği yerine getirilmeyince, nakil aracının önü Havuççuk köyünde bir otomobil tarafından kesildi. Kaymaz’ın da desteğiyle soyguna katılan Aktan İnce, Aydın Çubukçu, Yaşar Ayaşlı, Ertan Günçiner, Erhan Erel, Fatih Öktülmüş ve Osman Yaşar Yoldaşcan, banka görevlilerinin el ve ayaklarını bağlayıp, 4 milyon lirayı alarak kaçtılar.
Soyguncular, olaydan bir ay sonra yakalandı. Soygun’un beyin takımında yer aldığı iddia edilen ve o dönem babası da banka müdürü olan Kadir Kaymaz, kadın kılığında ele geçirildi. Soyguncular, İzmir Sıkıyönetim Mahkemesi’nde yargılanıp 24 yıl hapis cezası aldı.
SOYGUN KİTAPTA ANLATILDI
Soygun olayı, cezaevinden tahliye olduktan sonra gazeteciliğe başlayan Hikmet Çiçek tarafından kaleme alınan ve Kırmızı Kedi Kitabevi tarafından yayınlanan “Devrimci Portreler” isimli kitapta şöyle anlatıldı:
“Deniz (Gezmiş), Aktan İnce’yi, Aktan Deniz’i çok severdi. Bir akşam üzeri Deniz bizleri ODTÜ’ye çağırdı. ODTÜ’nün geniş arazisinde bir araç içinde Deniz’le görüştük. Deniz kendilerine katılmamızı önerdi. Yakında dağa çıkacak, silahlı mücadeleyi başlatacaklardı, bizlerin de gelmemizi istiyordu. Aktan, Deniz’in önerisini kabul etmedi. Deniz’le vedalaştık. Onu son görüşümüzdü.
ODTÜ’den dönerken Aktan’a Deniz’in önerisini neden reddettiğini sordum. Aktan, Denizlerin yapmayı düşündükleri eylemin tam bir macera olduğunu ve başarı şansı olmadığını söyledi.
Deniz’in teklifini maceracı bulmuştuk, fakat birkaç ay sonra Türkiye’nin en büyük banka soygununu yapacaktık. 27 Temmuz 1971 tarihinde İzmir’den Denizli’ye para taşımakta olan Ziraat Bankası aracının soyulması Aktan İnce ve arkadaşlarının ilk ve son eylemi oldu. Liderimiz Aktan İnce’ydi. İzmir Sıkıyönetim Mahkemesi’nde Aktan İnce ve arkadaşları olarak yargılandık.
Çuval çuval parayı alıp saklama ve parça parça Ankara’ya taşıma işini Gülfem Yoldaşcan, kardeşi Osman Yaşar Yoldaşcan ve teyzeoğlu Mehmet Fatih Öktülmüş gerçekleştirdiler. Soyguna fiilen katılan Ertan Günçiner, Aydın Çubukçu ve Hikmet Çiçek, kimlikleri ve eşkalleri bilinmediğinden zorlanmadan Ankara’ya döndüler. Buna karşılık kadir Kaymaz resmi dahil her şeyiyle biliniyor, adım başı rastlanan koskoca afişlerle harıl harıl aranıyordu. Üstelik öne çıkık Averel tipi çenesiyle çok çabuk teşhis edilebilir bir surata sahipti. İzmir’de önce Erhan Erel ve o zamanki eşi Ümit Erel’in tuttukları bir evde kalıyorlardı. Sonra Güzelyalı’da Dr. Gülfem’le, Hatay Caddesi’nde ise Dr. Ümit’le iki ayrı ev tutuldu. Kadir Kaymaz’a peruk takıp kadın kıyafeti giydirerek Yaşar Ayaşlı ile evli pozisyonunda Güzelyalı’da bir ev tutuldu ve bir ay sonra aynı apartmanda Aydınlıkçılara yönelik bir operasyon sonucu tesadüfen Ayaşlı, Gülfem ve Kadir Kaymaz yakalandı.”
KADİR KAYMAZ, BALTIK DENİZİ’NDEKİ FACİAYI YAŞADI
Yargılanan ve 9 yıl cezaevinde kalan Kadir Kaymaz, tahliye olduktan sonra memleketi Burdur’un Yeşilova ilçesinde fırıncılık yaparken 2,5 yıl daha hapis cezası olduğu için arandığını öğrenince yurt dışına kaçtı. İsveç’e yerleşen ve Carl Ovberg adını alan Kaymaz, Eylül-1994’te denizcilik tarihinin en büyük kazalarından birisinden sağ olarak kurtuldu.
Estonya’dan İsveç’e giderken içinde bulunduğu Feribot, Baltık Denizi’nde battı. Kazada 781 yolcu hayatını kaybetti, 141 kişi kurtuldu. Kurtulanlar arasında yer alan Kadir Kaymaz da yer aldı.
