Eşimizden,
Oğlumuzdan,
Kızımızdan,
Aynı ortamı paylaştığımız çalışma arkadaşımızdan,
Alışverişe girdiğimiz marketten veya pazar yerinden;
Bilmiyoruz nereden nasıl bulaştığını…
Ama bulaşıyor işte.
Ve bulaşı giderek tehlikeli hal almakta.
Oysa Denizli gayet iyiydi.
Devletin verilerine göre, 15-21 Şubat tarihleri arasında haftalık vaka sayısı 100 binde 31,51 idi.
Sonra mı?
Başkaları tam kapanırken, biz neredeyse tam açıldık.
Birçok il’e göre iyi olmasına rağmen Denizli’de bile vaka sayısında gelinen nokta, 10-16 Nisan tarihleri arasının verilerine göre 100 binde 223,36.
Dünyadan salgına karşı başarı hikayeleri gelirken;
Sağlık emekçilerinin bir yılı aşkındır sergiledikleri özveriye…
Yapılan aşı çalışmalarına rağmen biz neden yeniden pik noktasına taşındık?
Ah bir bilebilsek!
Neyse devam edelim…
“Dünyadan” dedik ya, örnek verelim ki daha iyi anlaşılsın.
Portekiz…
Bu ülkenin elde ettiği sonuç için övgüler düzülüyor.
“Portekiz mucizesi” diyenler de var.
Peki, ne yapmış Portekiz’i yönetenler?
Ülkede felaket boyutuna gelen salgına karşı tam kapanma!
Portekiz’de son 2 ayı herkes neredeyse tam kapanmayla evinde geçirmiş.
Yasaklamışlar dışarıda elini kolunu sallaya sallaya gezmeyi.
Evden çalışma zorunluluğu getirilmiş.
Bu arada tam kapanmanın faturası işsizlik olmuş. Ülkede 3’te 1 oranında artmış işsizlik.
Ama güzel yanı da var.
Örneğin Lizbon’daki bir hastanenin yoğun bakımı önünde çok sayıda ambulans bekletilmesine son verilmesi,
Salgının yoğun olduğu dönemde kurulan sahra hastanesinin kapatılması gibi…
Yoğun bakım üniteleri dolan, sağlık sistemi çökme aşamasına gelen bir ülke için şimdilerde “mucize” övgüleri düzelmesini Portekiz Hükümeti'nin Coronavirüs Danışma Kurulu Üyesi Epidemiyolog Baltazar Nunes anlatıyor.
Diyor ki;
Alınan önlemlerden birisi çok belirleyici oldu. İlk başta dükkanları kapatıp, evden çalışma zorunlu hale getirilince sayılar düşmeye başladı. Ancak ne zaman okulları kapattık o zaman sayılar gerçekten düşmeye başladı.
Portekiz’e nokta.
İsrail…
Maske takma zorunluluğunu kaldırdığını açıkladı.
Nasıl mı?
Nüfusunun yarısından fazlasına ikinci doz covid-19 aşısı yaparak.
Tabii her ülkede başarı hikayesi yazılmıyor.
Yazılmayınca bakın ne oluyor:
Hollanda Sağlık Bakanı Bruno Bruins,
Romanya Sağlık Bakanı Victor Costache,
İskoçya Sağlık Başdanışmanı Catherine Calderwood,
Birleşik Krallık Bilim Kurulu Üyesi Neil Ferguson,
Polonya Sağlık Bakanı Lukasz Szumowski,
Çekya Sağlık Bakanı Adam Vojtech ve yerine gelen Roman Prymula,
İtalya Başbakanı Guiseppe Conte,
Slovakya Sağlık Bakanı Marek Krajčí,
Slovakya Başbakanı Igor Matovič,
Avusturya Sağlık Bakanı Rudolf Anschober,
Romanya Sağlık Bakanı Vlad Voiculescu,
İstifa etti.
Peki bizde?
Sorumlu 84 milyon!
Valla ben demiyorum.
Diyen “Vakaların artmasında sorumlu hepimiziz” açıklamasıyla Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca.
