TARİH ŞUURU 2 – D20Haber
27.04.2024, Cumartesi
14 °C / 32 °C Denizli Hava Durumu

TARİH ŞUURU 2

A- A+

Geçen yazımızda tarihin tanımını yapmış ve tarih şuuruna sahip olmamız için okumamız ve olayları analiz etmemiz gerektiğini belirtmiştik. Tabi bu okumadan maksadımız belirli diplomaları almak, üniversite bitirmek ya da farklı eğitimlerin içinde olmak anlamına gelmiyor. Tarih okumak ve tarih şuuruna sahip olmak bir kültürel bir süreçtir. Türk toplumu içerisinde yüksek okullarda okumamış fakat tarih bilincine ulaşmış arif insanlarımız da bulunmaktadır. Tabi arif insan deyince aklıma ünlü Türk yazarımız Ömer Seyfettin gelmekte. Onun arif olmak ve alim olmakla ilgili anektodu aklıma geliyor. ‘İlim başka, alim başka; arif başka deyimi Ömer Seyfettin’e atfedilir. Ömer Seyfettin öğretmenlik yaptığı yıllarda her gün öğretmenler odasında bu sözleri söylermiş; olur mu öyle şey alim ariften üstündür.’ Derlermiş. Bir gün arkadaşlarıyla ders arası sohbet ederken ‘dostlar, duyduğuma göre Avusturya’dan vagonlar dolusu şeker geliyormuş‘ demiş. Dinleyenler de şeker yokluğundan dolayı çuval, çuval şeker alma hesabını yapmaya koyulmuşlar. O ara odaya çay servisi yapan yaşlı bir hademeye de aynı sözleri söylenmiş hademe; inanmayın beyim şu harp sırasında Avusturya’dan şeker meker gelmez;kelin ilacı olsa önce kendi başına sürer; beklemeyin, onlar bize şeker göndermezler‘demiş. Ömer Seyfettin arkadaşlarına lafı hemen yapıştırıvermiş :’ işte arkadaşlar siz bilgili ve alimsiniz ama arif değilsiniz. Aslında cahil fakat arif olan bu Anadolu’nun bu ihtiyararif adamı, olmayacak şeye amin demedi’ demiş. Sonuç itibariyle arif insan aynı zamanda irfan sahibi demektir. Çalışarak elde edilen ilimler ile anlaşılan, bilinen şeylerden başka bilgiler de vardır. Ve bu özelliklere sahiptir. Öyle ki Türk milleti 15 Temmuz gecesi bu şuura bu irfana sahipolmasından dolayı ortaya çıkan darbe teşebbüsünü bir anda kavramış ve ortaya bir refleks koymuş ve bu darbeyi boşa çıkarmıştır. Bu necip Türk milleti zor zamanlarda nasıl bir araya gelinebileceğini ve kenetlenebileceğini göstermiştir. Bu olay yakın tarihte yaşadığımız en önemli hadisedir.
Geçen ay Ukrayna’ya yapmış olduğumuz temaslarda bir Türk yetkilimiz vermiş olduğu bilgilerde 2014 yılında Ruslar tarafından Kırım’ın ele geçirilmesinden sonra Ukrayna ordusunun sayısının 5000 kişiden 250.000 kişiye çıktığını söyledi ve akabinde Ukraynalıların millet olma bilincine sahip olduğunu belirtmişti. Fakat sayın yetkiliye şunu ifade etmiştimasker sayısının 250 bine çıkması ile millet olma arasında bir bağ bulunmamaktadır. Çünkü bu yüzyıllar boyunca oluşan bir süreç olduğunu belirtmiştim. Bu anlamda da Türk milletinin tarih boyunca ordu-millet anlayışının devam ettiğini ve 80 milyon vatandaşımızın da hepsinin birer asker olduğunu gururla görmekteyiz.
Selam ve muhabbetle...

Yazarın Diğer Yazıları
PABUCUN DAMA ATILMASI
13 Haziran 2018 Çarşamba
AHFEŞ’İN KEÇİSİ
30 Mayıs 2018 Çarşamba
SAATİN ÇARKLARI
16 Mayıs 2018 Çarşamba
ALLAH’IN YERYÜZÜNDEKİ GÖLGESİ
2 Mayıs 2018 Çarşamba
GALİP OLAN ALLAH’TIR
18 Nisan 2018 Çarşamba
TARİH ŞUURU
7 Mart 2018 Çarşamba
ORHAN ABİMİZ
7 Şubat 2018 Çarşamba
ÜST AKIL NE KADAR AKILLI?
24 Ocak 2018 Çarşamba