Bir dönem Kadıköy’deki derbilerde mutlak favori olarak sahaya çıkan, ezeli rakiplerine uzun yıllar kaybetmeme serileri yakalayan Fenerbahçe son yıllarda bu görüntüsünden çok uzak derbi performansları sergiliyor. Maça gelirken iç saha avantajıyla, aldığı sonuçlarla ve milli araya girene kadar rakibinin tartışılan performansı nedeniyle aslında favori Fenerbahçe’ydi. Maça da hızlı başlayan taraftı.
O hareketli başlangıcın ardından ne olduysa ev sahibi ekip, şimdiye kadar rakiplerine uyguladığı ön alan presini Galatasaray’a karşı hiç düşünmedi bile. Davinson, Abdülkerim, Kaan gibi geriden oyun kurma konusunda kaliteli ayaklara sahip olan rakibinin bu oyununun hiç bozulmaya çalışılmaması, dakikalar geçtikçe sarı-kırmızılıların pas sayısını arttırdı ve rakip kaleye kolayca gelmesini sağladı.
Kaldı ki Okan Buruk oyun planını çizerken rakibinden baskı bekliyor, topu onlara bırakmayı planlıyor ve uzun top oynamaktan çekinmeyen atak organizasyonları çizmeyi düşünüyordu. Fenerbahçe rakibinin üzerine giderken birebir preste Dzeko ve Tadic tempoyu yükseltemediği ve ön alanda geriden destek alamadığı için Galatasaray topla çıkarken hep bir adam fazlaydı ve o ayağı bularak rakibinin hattını kırabiliyordu.
En merak edilen eşleşme Saint Maximin ve Kaan Ayhan olurken rakibinin hareketliliğini bildikleri için Kaan’a desteğe gelen hep bir ekstra oyuncu oluyordu. Zaman zaman Kaan Ayhan üçlü stoperin sağı gibi oynadığı için de Galatasaray savunma kurgusunda çoğalarak alanları kapatıyordu.
Savunmanın üzerinden yükü alan diğer isimler ise Torreira ile Sara’ydı. En azından biri bazen ikisi savunmaya gelerek sürekli top çıkarıyor, Torreira rakip hattı delerek hem rakibini bozuyor hem de takımını atağa çıkarıyordu. Sara ise topla buluştuğunda çok güven veren görüntüsüyle kâğıt üstünde daha bir orta sahaya sahip olduğu düşünülen ev sahibi ekibin elindeki güçlü kozu alıyordu.
Derbilerde erken skor üstünlüğü almak çok ciddi bir avantaj sağlarken Galatasaray bunu 3. bölgede yaptığı tek pas hücum setleriyle benzer goller bularak aldı. Osimhen’in verdiği güven, Mertens’in oyun zekâsı, Yunus’un sahanın her bölgesindeki hareketliliği sarı-kırmızılıların hücumda da doğru işler yapmasını sağladı.
Galatasaray derbiden bir kez daha 3 gollü galibiyetle ayrılırken, artılar Okan Buruk’a, mağlubiyet ise Jose Mourinho’ya yazdı.