Taa 1966’da başladılar devleti ele geçirmenin hesaplarına.
İzmir Kestane Pazarı camisinin imamı olarak başladı, Türkiye’yi yöneten olacağına inandı, kainat imamlığına soyundu.
Hıristiyan tarikatı Cizvitler gibi düşündü.
İşe önce “altın nesil yetiştireceğiz” dediği eğitim kurumlarından başladı.
Işık evleri, yurtlar, dershaneler, okullar açıldı.
Nur Cemaati’nin bir kolu olan Yazıcılar’ın başındaki Hüsrev Efendi ile kurduğu yakın ilişki sonucunda Ege ve çevresinde kök salmasını sağladı.
İzmir’in dışında Denizli hedefindeki yerlerden oldu.
Bu ilgisinin hiç eksilmediğini örgütle ilgili açılan davaların iddianamesi net bir şekilde ortaya koyuyor.
Bu kent üzerine öyle hesaplar yapmış ki…
Eyaletlere bölmüş Denizli’yi.
Örneğin merkeze Enderun eyaleti ismini vermiş.
Güçlü örgütlenme sağladığı Acıpayam, Tavas ve Çivril’i de eyalet gibi görmüş.
Zaten açılan davalarda sanık sandalyesine oturanların çoğunluğu bu ilçeler ve çevresinden.
İçlerinde şehit ailesi bile var.
Peki nedir bu denli güçlü bağlantıyı sağlayan?
İsmail Büyükçelebi’den başlayalım…
FETÖ’nün elebaşısının en yakınındaki isim.
1966’dan beri yanında.
Yani yeminli gruptan.
Örgütün 2 numarası.
Türkiye’deyken vakıf evlerinden Hisar, Poligon ve Sezer’de kalanların ihtiyaçlarını karşılamakla görevli olmuş.
Sonra yurt dışına kaçmış.
Bir dönem Çin imamlığını yapmış FETÖ’nün…
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararına istinaden kırmızı bültenle aranan, başına 4 milyon lira ödül konulan Büyükçelebi’nin 2010 yılından bu yana da ABD kıta imamı olarak görevlendirildiği, halen Pensilvanya’da yaşadığını belirtiliyor.
Kanlı örgütte yer alan bir başka Büyükçelebi daha var.
İsmail Büyükçelebi’nin kardeşi Mehmet Ali Büyükçelebi…
Halen firarda ve örgütün eski hizmet imamlarından.
Bir dönem Ankara’da cemaati yönettiği söyleniyor.
Kanlı örgütün tepe kadrosunda yer alan bir başka Denizlili Ahmet Kara.
FETÖ/PDY’nin Denizli ayağının bir dönem kapatılan Samanyolu TV’nin Genel Koordinatörlüğünü yapan Kara’ya bağlı olduğu ifade ediliyor.
Kara, İçişleri Bakanlığının terörden arananlarla ilgili kırmızı listesinde. Yakalanmasını sağlayanlara verilecek ödül miktarı ise 4 milyon lira.
İstanbul’da açılan TUSKON Davası’nın sanıkları arasında yer alan Mustafa Muhammet Günay da Pensilvanya kaçağının en yakınındaki Denizlililerden.
Günay, TUSKON Davası’nda Fetullah Gülen ve Rızanur Meral ile birlikte 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen 3 isimden biri.
Günay, Denizli’deki işadamları davasının da sanıkları arasında yer alıyor.
Ancak mahkeme kayıtlarında firari olarak görünüyor.
Pekdemir Ailesi’nin varislerin Can Pekdemir…
Pamukkale Halıcılık’ın sahibi Habip Kızıltaş…
Garipköy eski Belediye Başkanı Osman Pakmak…
Fetullah Gülen ile yolları kesişen bazı Denizlililer.
Özel Servergazi Eğitim ve Araçları Lokanta İşletme San. Tic. A.Ş.
Çağlar Özel Eğitim Malzemeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Çağlayan Özel Eğitim Araçları Gıda San. ve Tic A.Ş.
Adrenalin Özel Eğitim Pazar. Tur. Spor ve Spor Kulübü İşl. San. Tic. A.Ş.
Işık Eğitim ve Sağlık Hizmetleri Vakfı ve İktisadi İşletmesi…
Tavas’ta dershaneden okula, kreşten yurtlara kadar birçok işletmeyi bünyesinde toplayan Asya Eğitim Hizmetleri…
Acıpayam’da Yıldız Basım Yayın Dağıtım Turizm Özel Eğitim Gıda Pazarlama Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi…
Çağlayan Catering ve Çankallar Tabldot şirketleri…
Denizli’de örgüte finans sağlayan kuruluşlar olarak açılan davalara konu olurken, yöneticileri ve ortakları da sanık olarak yargılanıyor.
Yaşananlara bakıldığında, puzzle’ın parçaları bir araya getirildiğinde, düzmece suikast iddiasıyla Genelkurmay’ın kozmik odasına giren hakim Dündar Örsdemir’in Denizli Adliyesi’ne atanmasının da rutin bir işlem olmadığı anlaşılıyor.
Bu kişinin eşini Denizli’de bırakıp 15 Temmuz öncesi sırra kadem basması da tesadüf olmasa gerek.
Pamukkale Üniversitesi’ndeki yapılanmayı da es geçemeyiz.
Yükseköğrenim de üs gibi olmuş bazı yöneticileri sayesinde.
Bugün yargı önünde hesap veriyorlar.
Ve asker ayağı…
Darbenin tam göbeğine sokan unsurlardan Denizli’yi…
Söke’den gelenler ile Denizli’deki birliklerden oluşturulan 517 askerden oluşan 2 tabur asker, tatbikat gizlemesiyle Çardak Havaalanı’na kadar götürülmüş.
Denizli’nin sağduyulu yöneticileri…
Sivil halk…
Jandarma ve Emniyet Teşkilatı’nın devletin yanında yer alması hainlerin planını bozdu.
Askerlerin Ankara’ya götürülmesi, daha çok kan dökülmesi önlendi.
FETÖ, Denizli’yi üs seçse de…
Bu kentin insanlarının tercihi net:
Vatana bağlılık…
İlelebed Cumhuriyet…
Daha çok demokrasi…
Daha çok özgürlük…
Ve hiç tükenmeyecek Atatürk sevgisi…
