Türkiye’nin, Ekrem İmamoğlu paylaşımlarının çıktısını dağıttığı gerekçesiyle gözaltına alınması, daha sonra da tutuklanmasıyla tanıdığı Denizlili genç avukat Burak Saldıroğlu’nun göz yaşartan hikayesini Cumhuriyet Gazetesi yazası Barış Terkoğlu kaleme aldı.
Denizlili olan 30 yaşındaki Burak Saldıroğlu’nu kamuoyu 10 Mayıs’ta gözaltına alındığı haberiyle tanıdı. İddiaya göre, halen tutuklu olan Ekrem İmamoğlu’nun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımların çıktısını alıp dağıtmaktan gözaltına alındı. Ancak tutuklama gerekçesinin cumhurbaşkanına hakaret olduğunu yazdı Barış Terkoğlu bugünkü köşe yazısında.
TERKEOĞLU’NUN YAZISI
Terkoğlu, Cumhuriyet Gazetesi’nde yayımlanan “Aklımı Tutamadım Kafatasımda” başlıklı yazısında, Burak Saldıroğlu’nun Denizli’de doğduğunu, 4 çocuklu bir ailenin en küçüğü olduğunu. 5 yaşında babasını kaybettiğini, o günden sonra maddi zorluklarla boğuştuğunu anlatarak özetle şöyle devam etti:
“Başarılı bir eğitim hayatı oldu. Üniversite sınavında, Türk Alman Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandı, bitirdi. 5 yıl önce avukat oldu. Aynı üniversitede, özel hukuk alanında yüksek lisans yaptı. Üniversitenin mezunlar derneğinin halihazırda başkanı.
Çok okuyor, çalışıyor, üretiyordu. Hukuka eser vererek de katkı sağladı. “Anonim ve Limited Şirketlerde Pay Sahipliğinin İspatı” ve “Almanya’da Şirket Türleri ve Girişimci Şirket” isimli iki ticari hukuk kitabı yayımlandı.
Tiyatroya hep ilgiliydi. Eğitimini aldı. Ardından arkadaşlarıyla kendi tiyatrosunu kurdu. Eğitmenlik, oyunculuk ve yönetmenlik yaptı.
Siyasete hep ilgiliydi. Erken yaşta CHP’ye üye olmuştu. Partinin Beykoz ilçe teşkilatında gençlik kolları başkanlığı yaptı.
CHP’li bir avukat olarak İmamoğlu’nun tutuklanması onun da hayatını değiştirdi. Hayır, savunmalar nedeniyle değil. Sebebi başka.
İmamoğlu tutuklandı. Sonra avukatı gözaltına alındı. Ardından avukatının avukatı. Onun için eylem yapanlar, tweet atanlar derken sosyal medya hesabı da kapatıldı.
İşte bu olayı sindiremedi. İmamoğlu’nun sosyal medya hesabının yasaklanmasına neden olan mesajın çok sayıda çıktısını aldı. 8 Mayıs günü eliyle sokaklarda dağıtmaya başladı. Bunu yaparken sosyal medyadan paylaştı.
‘İmamoğlu tweetinin çıktısını dağıtmak’ diye bir suç kanun kitaplarında yoktu. Bu yüzden tutuklanamazdı. Başka bir sebep gerekiyordu.
Ertesi gün bulundu!
Sosyal medya hesabında sert mesajları vardı. Geriye doğru tarandı. Ertesi gün, 9 Mayıs’ta, cumhurbaşkanına hakaret suçundan gözaltına alındı.
İstanbul Savcılığı, üstelik terör suçları bürosu, soruşturma başlatmıştı.
10 Mayıs’ta hâkim önüne tutuklama istemiyle çıkarıldı. Hâkim iki tweete baktı. ‘Tayyibin kulu’ ifadesinin cumhurbaşkanına hakaret olmadığını düşündü ki sadece bir tweet gerekçesiyle tutuklama kararı verdi:
‘Aklı yerinde bir insan olsa’ ifadesinin kişileri tahkire, şeref ve saygınlığına yönelik olması nedeniyle cumhurbaşkanına hakaret suçunu oluşturduğuna (…) şüphelinin tutuklanmasına…
Hikâye bu kadar…”