Sahi biz kimiz? – D20Haber
07.05.2025, Çarşamba
16 °C / 32 °C Denizli Hava Durumu

Sahi biz kimiz?

A- A+

“İnsan kısmı başkasını yargılamadan, kendisini aklayamaz zaten. Kınamaya kıyamayıp bana acıyanlarınız; sizi de kolay kolay kandıramam tabii. Mesela beni bir düğünde oynarken görseniz, demez misiniz; ee derdi vardı bu kadının, oynamak da nedir? Öyle ya mesela sevabına bir gün bir bardak çay ikram etmiştiniz. Yahut halime bakıp, Allah beterinden koru ya Rab diye dua ederek beter kadrosunda rol vermiştiniz. Benim o sahipsizliğime bakıp gene halinize bin şükür dediniz kaç kere. Ben, sizin çocuklarınıza ıspanak yedirirken söylediğiniz, bunu bulamayanlar da var lafındaki bulamayanların temsilcisiyim. Ben sizin kadrolu Somalili çocuğunuzum……..Size bir kurban lazım ki ondan üstün olun.”

Okurken içimi kanırta kanırta gözüme yaş eken cümleler Ülker Abla kitabından. Seray Şahiner dümdüz, sapsade cümlelerle, çok bildiğimiz sıradan küfürleri bile çok usturuplu oturtarak tam yerine, bodoslama yüzleştirme aynasına çarptırıyor bizi.
Gözüm sızıp dursa da okurken; düştüğünde önce kendisi gülenlerin mizahi intikamını sezdiğimde de müstehzi bir dudak hareketine engel olamadım. Yani müjgân ve ben hem ağladık hem gülümsedik hem içimiz acıdı.
Biz kimiz sahi?
Nereden alıyoruz bu cüreti de başkasının haline bakarak şükretme kibrini kendimize yakıştırıyoruz?
Bir yerde şöyle diyor Seray ; “Diyeceksiniz ki reenkarne lafını nerden biliyor, sinemayla ilgili benzetme yaptı bu sosyal sınıftan biri, sosyal sınıf lafını da nerden bulduysa artık! Allah belanızı versin ne diyim! Bok temizlemek hariç bir boku da yakıştırın be!”
Yani biz kimiz birine bir şeyi yakıştırma hakkının yalnızca bizde mahfuz olduğu hadsizliğine kapılıyoruz?
Biz kimiz ki birilerinin boktan işleri yapmak üzere dünyaya geldiğini ama onların asla biz olmadığımızı düşünecek kadar benciliz?
Biz kimiz ki verdiğimiz sadakanın bizi cennete taşıyacağı huzuruyla sadaka verilenin o sadakadan sonra ne olacağını düşünemiyoruz?
Biz kimiz sahi?
Öteki olmayan biz bulunmaz Hint kumaşı mıdır ki?
Fikrin başka, şuna hakkın yok
Fakirsin, buna layık değilsin.
Cinsel yönelimin başka, şu senin hakkın değil.
Rengin başka, bunu yapamazsın.
Onun hakkı yok, bunun hakkı var şuna, buna.
Sebep?
Sen kimsin peki?
Herkesin her şeye hakkı var. Ülkerler bok temizlemeye gelmedi dünyaya öyle denk geldi.
Ben de olabilirdim, sen de.
Kimse kimsenin karşısında üstün hissedeceği kurbanı değil.
Bu kıyıcı denk gelişleri insanların üstüne yapıştırmak üstümüze vazife değil.
Depremde de yapıldı çok; kentimize sığınan afetzedelere ev temizliği layık görüldü oysa 200 m² evleri milyonluk arabalarının üstüne yıkılmıştı, enkaz zenginiydiler.
Öyleyse derdimiz ne?
Bugün sana yarın bana dünyası bu dünya.
Birbirimizin eksiğini tamamlamaya gelmiş olmalıydık dünyaya, eksik yazmaya kâtip değil.
Birbirimizi yükseltmeye gelmiş olmalıydık, üstüne basarak kendimizi yükseltmeye değil.
Başka insanlar, vicdanımızın merhemi değil.
Ne demişti sevgili Eduardo Galeano ; “ Ben hayırseverliğe inanmıyorum, dayanışmaya inanırım. Hayırseverlik çok dikeydir, yukarıdan aşağı doğru gider. Dayanışma ise yataydır, diğer kişiye saygı duyar. Diğer insanlardan öğreneceğim çok şey var.”

MAVİ CÜMLE

Kalkarken masadan
bir mavi cümle bıraktım
beyaz örtünün üstüne
aldı onu gözlerine taktı
içine yüreğinden kırmızı kattı
benim gülüşümden menekşeler havalandı
kırmızı az kaldı, mavi çok
ırmaklarca huzur
deniz oldu, okyanus oldu kabardı
yükseldi yağmur doldu yüreğine
mavi sarıya sevdalandı
öpüştülerdamla damla
zümrüde kesti aşk
dünyada umut dalgalandı
bir mavi cümleyle başladı her şey

Aylin MÜFTÜLER

Yazarın Diğer Yazıları
Gülün açma korkusu
21 Nisan 2025 Pazartesi
Öyle bir yorgunluk
14 Nisan 2025 Pazartesi
Kaç 301 lazım daha
1 Nisan 2025 Salı
Şiir isyan ile mamuldür
24 Mart 2025 Pazartesi
Kadın eli değmiş dünya
10 Mart 2025 Pazartesi
Ramazan davulu
3 Mart 2025 Pazartesi
Sanat damarı
24 Şubat 2025 Pazartesi
Sosyal afet
17 Şubat 2025 Pazartesi
Geçici varoluş
10 Şubat 2025 Pazartesi