Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOM) İl Koordinasyom Kurulu (İKK) Sekreteri Cüneyt Zeytinci, konuyla ilgili yazılı açıklamasında “Ülkemizin geleceğini şekillendirecek olan 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Referandumu, tüm yurttaşlarımızın olduğu gibi TMMOB’un de en önemli gündem maddesidir” diyerek, şunları kaydetti:
“TMMOB, Ülkemizin dört bir yanında, üyelerimize ve halkımıza gerçekleri anlatarak aydınlık geleceğimiz için referandum çalışmalarını sürdürmekteyiz. Tüm toplumu ilgilendiren anayasa değişikliği konusunda, görüşlerin özgürce ortaya konulup tartışılması gerekirken OHAL ortamı buna izin vermemektedir. Açık havada yapılacak bütün faaliyetlerin valiliğe bildirilmesi zorunluluğu, valiliklerce yetkilerini aşacak bir şekilde toplumun aleyhine kullanılmaktadır.
TMMOB Denizlli İl Koordinasyon Kurulu tarafından 3 ile 9 Nisan 2017 tarihleri arasında Candoğan Parkı önünde birliğimizce üretilen görüşlerin toplumla paylaşılması için stant kurma talebimize Merkezefendi Kaymakamlığı tarafından olumsuz yanıt verilerek, yasaklama kararı alınmıştır.
Merkezefendi Kaymakamlığının cevap yazısında; Yüksek Seçim Kurulu’nun 75 nolu kararı gösterilerek referandum konusunda çalışma yapacak kurumlar sadece siyasi partilere indirgenmiş, Samsun’da yapılan itiraz üzerine Yüksek Seçim Kurulunun propaganda yasağını kaldırmasına rağmen, Yüksek Seçim Kurulu’nun 109 sayılı kararı ile siyasal partiler dışında propaganda çalışmasını yasakladığı belirtilmiştir.
TMMOB Denizli İKK tarafından Candoğan Parkı önünde stant açılması isteğine, kamu düzeni ve güvenliğinin sağlanması amacı ile izin verilmemiştir. Yüksek Seçim Kurulu’nun 109 sayılı kararı ile siyasal partiler dışında propaganda çalışmasının yasaklandığı belirtilmiştir.
Halk oylaması, yurttaşlara sunulan seçeneklerin saydam ve korkusuz bir biçimde tartışabildiği ve serbest tercihlerin ortaya çıktığı bir ortamda mümkün olabilir. Devletin tüm olanakları ile Anayasa değişikliği lehine faaliyetler yapılırken, hayır içerikli çalışmalar baskı altına alınmakta ve engellenmektedir.
Özgürlüklerin yasaklandığı ve fiilen kullandırılmadığı, medyanın anayasa değişikliği lehine olan görüşlerin hizmetinde seferber edildiği bir ortamda, anayasal kamuoyu oluşamaz. Bu ortamda anayasa yoluyla rejim değişikliği meşru ve demokratik olmadığı gibi toplumun bugünü ve gelecek kuşakları açısında da tehlikelidir. Referandumun içeriğinin tartışılması, kamuoyuna yönelik bilgilendirme çalışmalarının yapılması en temel demokratik haktır.
Tüm bu gelişmeler 16 Nisan’da yapılacak olan anayasa değişikliği referandumu için “evet” diyenlerin çalışmalarına serbestlik, “hayır” diyenlerin çalışmalarına yasaklama olarak yansımaktadır. Ülkemizin geleceği için referandum sürecinin demokratik koşullar altında yürütülmesi sağlanmalıdır.
