İnternet üzerinden araçlarını satmaya çalışırken tuzağa düşenlerin 70’in üzerinde olduğu ifade edilirken, kurdukları “Buldan Şebekesi Mağdurları” isimli WhatsApp grubundan haberleşen mağdurlardan 15’i ilk duruşmaya katıldı. Denizli Adliyesi önünde açıklamada bulunan mağdurlardan kimisi sazan balığı yedirilerek, kimisi “kekik toplayacağız” denilerek, kimisi içtikleri bitki çayı sonrasında dolandırıldığını söyledi.
KOCAELİ’DEN İZMİR’E ARAÇ SATMAYA GELMİŞLER
Kocaeli’den gelen Nagihan Yıldırım, internet üzerinden araç satmak istediklerini, bağlantı kuranların satış için İzmir’i seçtiğini anlatarak, “Kocaeli’den kalktık İzmir’e aracımızı satmaya gittik. Arkadaşlar bizleri orada karşıladılar, diğer mağdurlara yaptıkları gibi hepimizi bir lokanta, kafe ve çay bahçesinde ağırladılar. İçirdikleri çayın ve içeceklere ne olduğunu bilmediğimiz bir madde karıştırdıklarını sonradan öğrendik. Çünkü söyledikleri her şeye onay verdik. Manasız bir şekilde adamlara inandık. İki satırlık bir yazı yazıyorlar, ‘bu aracı 85 bin TL karşılığında anlaşılmıştır’ diyorlar. İmzalattırıyorlar, sonrasından sözleşmeyi ‘paralarını elden ödedik’ şeklinde geri kalan kısmını dolduruyorlar. İşi dolandırıcılık olayından çıkarıp, alacak verecek davasına dönüştürüyorlar. Aynı gün 2-3 kişiye araçları devir ediyorlar. Ödemelerimizi beklerken başka kişilere araçlarımızı satıyorlar. Sonrasında para ödeyeceklerini beklerken yanımızdaki kişiler de kayboluyorlar. Tuvalet, araca yakıt alma bahanesiyle ya da bir mola istasyonunda duruyorlar. Sonrasında bir bakıyorsunuz yanınızda muhatapta kalmamış” diye konuştu.
“BANKACI, ‘AMCA SENİ DOLANDIRMIŞLAR’ DEDİ”
Turgut Yağan da başından geçenleri “Beni bir yere oturttular, üstü noter altı kahvehane şeklinde sürekli olarak çay getiriyorlar. Ben onları da nasıl içtim bilmiyorum. Bana ‘amca noterde satış yapacağız, hemen paranı al git’ dediler. Notere çıktık, bana seslendiler ‘amca gel burayı imzala’ dediler. Neden imzalayacağımı ve paramın nerede olduğunu sordum. O arada beni birisi aradı ‘Tarım Kredi Kooperatifler Başkanı’ olarak tanıttı. Bunların onda alacağı varmış, ‘sen devrini ver, imzayı at gel parayı benden al’ bizde insanız ya herkesi insan biliyoruz. Öyle farklı bir durumları da yoktu, bir de ben neden uyanamadım orada içtiğim çaydan kahveden bunlar bir şey katıyorlar, o arada karar veriyorsun, ne desen yapıyor hale geliyorsun. İzmir’e gittim, para yok hesapta. ‘Amca bugün senin para yatmaz saat 17’yi geçti, yarın saat 9 gibi hesabında görülür’ dediler. Ben de ilaçların etkisinden dolayı indim arabadan eve gittim. Oğullarım geldi, arabayı sordular. Nasıl sattığımı anlattım ve senet var elimde. Oğullarım ‘baba galiba sen arabayı kaptırdın’ deyince senedi gösterdim. Sabah senedi bankaya götürdüm. Bankacı bana ‘amca seni dolandırmışlar’ dedi” diye anlattı.
İKİ YILDIR ARACIMI ALAMIYORUM”
Balıkesirli Muhyettin Keremoğlu da “Telefonumda ses kayıt sistemi vardı. HTS kayıtları çıktı, polis ekipleri tarafından analiz edildi. Çözümlemeleri yapılarak mahkemeye sunuldu. O ses kayıtlarında bana para ödemediklerine dair hepsi kayıtlı. ‘Biz müştekiye hiç para vermedik, başka sattığımız kişiden de para almadık’ demelerine rağmen 2 yıldır aracımı alamıyorum. Bunlarda zor durumla olan vatandaşları ağlarına düşürüyorlar. Mağduriyetlerimizin giderilmesini istiyoruz. Adaletin tecelli etmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
DENİZLİ (İHA)
