Gelecek Partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, merkezi yönetimin oluşturduğu baskılar karşısında yerel medyanın yerel yönetimler tarafından desteklenmesi çağrısında bulundu.
Meclis’te konuşan Milletvekili Sema Silkin Ün, sansürün karabulut gibi basın emekçilerinin tepesinde dolaştığı bir iklimde yaşandığını, basını “beşinci kol faaliyeti” diyerek mücadele edilecek unsur olarak görmenin gazetecilerin yaşadıkları döneme tanıklık etme, tarihe not düşme işlevlerini yok saymaktan başka bir şey olmadığını vurguladı.
“Basın, düşünce özgürlüğünün sağlanmasının kuvvetli bir aracı olduğu için demokrasiye de işlerlik kazandır. Basın özgürse demokrasi yaşar. O demokrasi kültürünün yerel düzeyde yaşatılmasının başat unsuru da yerel basındır” diyen Ün, şunları kaydetti:
“Oysa yerel basın bir varlık yokluk mücadelesi veriyor. Siyasetten bağımsız haber yapabilmesinin önü her geçen gün kapanıyor. Yeni yeni kararlarla sesleri kesiliyor. Zaten ekonomik darboğaz içinde olan yerel basın, tasarruf tedbirleri ile yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakılıyor.
Yerel basının tek gelirinin, gazete abone satışları, reklamlar ve Basın İlan Kurumu aracılığıyla alınan resmi ilanlar olduğu ortadayken, tasarruf paketi kapsamında getirilen ‘basın ve yayın organlarına ilan ve reklam verilmeyecek, kamu kurum ve kuruluşlarınca günlük gazete alımı yapılmayacak, görev alanı ile ilgili olmayan yayınlara abone olunmayacak’ kısıtlamalarını getirmek, meşru gelirlerini ortadan kaldırma, esir alma hamlesidir.
Yerel basını devasa imkanlara sahip medya organlarıyla karıştırıp bu insafsız kısıtlamalara tabi tutmak bir yönüyle kamu yararına görev ifa eden bu kurumları ortadan kaldırmakla eş değerdir. Bizler yaşadığımız çağda habere ulaşma hızı, yerelde kamuoyu oluşturma işlevi yerel basının önemini hissettirmeli ve yerel basına destek artırılmalı diye beklerken, vatandaşların ‘habersiz kalmaları’ riski alınarak yerel medya türlü türlü kısıtlamalara muhatap ediliyor.
Merkezi yönetimin oluşturduğu tüm bu baskılar zaruretler altında yerel basının, yerel yönetimler tarafından desteklenmesinden başka, tasarruf tedbirleri gibi düzenlemelerin gölgesinde kalınmadan yerelin sesinin kısılmasına engel olunmasından başka yol görünmemektedir.”
