CHP’nin yerel seçim öncesindeki mitingi 29 Ekim Bulvarı’nda yapıldı. Alanı dolduran kalabalığa seslenen Özel, tarımdaki olumsuzluklara, emeklinin yaşadığı sıkıntılara artan faiz ve enflasyona değindi. Özel’in konuşmasında öne çıkan satırlar şöyle:
Denizli, alnının terini toprağa damlatanların, tarımla uğraşanların kentidir. Yıllarca Denizli'de beyaz altın üretildi, pamuk üretildi ama yıllarca pamuk üreticisine neler yaptılar biliyorsunuz.
Denizli kaliteli buğday üretiminin en önemli kentlerinden bir tanesi. Eskiden 1 kilo buğday satınca , 1 kilo mazot alınıyordu. Bugün 7 kilo buğday satıyorsunuz, 1 kilo mazot alamıyorsunuz.
Geçen mayısta "Verin oyu bu kardeşinize enflasyon nasıl düşecek, döviz nasıl düşecek, mazot nasıl düşecek" diyen birisi önce 4 liralık mazotu 19 lira, o günden bugüne de 44 lira yaptı. Ekerken mazot, dikerken mazot, sürerken mazot, toplarken mazot, taşırken mazot... Ne üretirsen üret mazotun bu yüksek fiyatı çiftçinin belini büküyor.
"Ben bilirim. Enflasyon sebep değil, sonuçtur" dedi. "Esas sebep faizdir" dedi Faizlerini indireceğini söyledi, "yapma" diyenlere kızdı. Merkez Bankası başkanları itiraz etti, "indirmezsen seni indiririm" dedi, 4 yılda 5 kere Merkez Bankası Başkanı değiştirdi. Yaptıklarının sonunda 19 olan faizi 11'e indirdi, 15 olan enflasyon 120 oldu. Bakan Mehmet Şimşek, o politikalara "irrasyonel, yani akıl dışı politikalar, onları terk ettik" diyor ama iş işten geçti. Faiz oldu 50. Nas var diyenlerin 11 ayda 9 kere faiz artırılmasına sesi çıkıyor mu?
Bülent Ecevit buna ülkeyi bıraktığında faiz yüzde 43 idi, enflasyon yüzde 27 idi. Bir süre işler iyiye gitti, önceki hükümetin aldığı kararları uyguladı, ne diyordu? Ben yüzde 47 ile aldım faizi bakın nerelere indirdim. Ecevit'in yüzde 43'üne dediğini bırakmayan bugün faizle sınanıyor. Ecevit'in yüzde 43'le bıraktığı faiz yüzde 50, yüzde 27 ile bıraktığı enflasyon TÜİK'e göre yüzde 68 ama gerçek rakamlar yüzde 120.
Bir hesap yaptım. AK Parti geldiğinde 3 Kasım 2002'de en düşük emekli maaşı 1,5 asgari ücretti. Yani emekliye hiç ilişmese bugün 1,5 asgari ücret 26-27 bin lira ama bugün 10 bin lira veriliyor. Bugün bu para verilse makul sayılabilir. Peki satın alma gücü nasıl? 3 Kasım 2002'de en düşük emekli maaşıyla 8 çeyrek altın alınıyordu, bugün 10 bin lirayla gittiğinizde 1,5 çeyrek altın alıyorsunuz. O günden bugün 5,5 çeyrek altın kayıp.
Emekliye bin lira ikramiye veriliyordu. O beğenmediğimiz bin lira 2018 yılında 24 kilo dana kıyma alıyordu. Nisan’da 3 bin lira verecek. O para 6 kilo dana kıyma alıyor. 2018’den bu yana sadece emekli ikramiyesinden de 18 kilo eksilmiş. Allah’tan korksunlar. Sabahın 4’ünde insanlar ucuz kıyma için kuyruğa giriyor, 500 liralık kıymayı 250 liraya almak için soğukta bekliyorlar. Tayyip Erdoğan, emeklinin sofrasından sadece bayram ikramiyesiyle 18 kilo kıymayı almış. Emekliler, bunları nerede kaybettik? Seçim sandığında… Bir şey yitirildiği yerde bulunur. Hakkınızı aramaya, 31 Mart’ta seçim sandığına gitmeye hazır mısınız?
Dedim ki emekli kart ver. Önce "olmaz" dedi, sonra çalıştıklarını söylediler, şimdi bankaya promosyon verdiriyorlar. Banka promosyonu emeklinin kendi hakkı. 8-12 bin lira diyor, özel bankalar zaten 15 bin lira veriyor. Bir kere aldın mı 3 yıl almıyorsun. Şimdi 1 Nisan'da erken ödeyin, 5 yıl vermezsiniz diyerek seçimde bir kere para verip, 5 sene de promosyondan mahrum edecek. Öyle imza attırıyor. Biz emeklinin hakkını ondan söke söke alacağız. İki elim yakısındadır, emekliyi ezdirmem, emekliyi ezdirmem.
Çıkmış saraylara her şeye para var, emekliye yok5'li çeteye var, saray müteahhidine var, yol müteahhidine var, yazlık saraya, kışlık saraya, uçan saraya, yüzen saraya var ama emekliye gelince para yok. Uçaktan bakınca emeklileri karınca gibi görüyor.
Bugün Denizli’de ortalama kira 10 bin lira. Evi olmayan emekli ya sokakta ya da girerse bir eve aç açıkta. Bu hale getirdiler emekliyi. Gelin hep birlikte olun, hakkınızı arayın. Karıncanın kardeşi var, o da Cumhuriyet Halk Partisi’dir.
