TMMOB Denizli İl Koordinasyon Kurulu Sözcüsü Mehmet Öztürk, Mimarlar Odası Denizli Şubesinde yaptığı açıklamada, “Tam 1008 gün oldu. Arkadaşlarımız, dostlarımız, meslektaşlarımız bizden alınalı 1008 gün oldu.1008 gündür bizler arkadaşlarımıza kavuşacağımız günü bekliyoruz. Bitmeyen bir adalet utancına şahitlik ediyoruz” diyerek, şunları kaydetti:
“Aralarında Şehir Plancıları Odası Onur Kurulu üyesi Tayfun Kahraman, Mimarlar Odası Avukatı Can Atalay’ın da bulunduğu arkadaşlarımız 1008 gündür cezaevinde tutuluyor. Uydurma delillerle, kurgulanmış bir iddianameyle yürütülen yargı süreci, siyasal iktidarın hukuk ve adalet anlayışının çarpıklığının en somut göstergesi olarak tarihe geçmiştir.
Bizler çok iyi biliyoruz ki arkadaşlarımız bir suç işledikleri için değil, siyasi iktidarın hesaplaşmaktan, yüzleşmekten korktuğu gerçeklerden kaçmanın bir aracı olarak tutsak edilmiştir. Arkadaşlarımız mesleklerini halkın faydasını gözeterek yerine getirdikleri için tutsak edilmiştir.
Buradan bir kez daha iktidara sesleniyoruz: hukuku ve yargı organlarını siyasal çıkarlarınız doğrultusunda kullanmaktan vazgeçin. Doğamıza, tarihimize, yaşamımıza sahip çıkmak suç değildir. Mesleki sorumluluğumuz gereği bilimin ve tekniğin yol göstericiliğinde toplumu aydınlatmak suç değildir.
TMMOB ve bağlı odaların en temel amacı, bilimi ve tekniği halkın yararına kullanarak kamusal alanları savunmaktır. Siyasi iktidarın TMMOB’yi cezalandırmak istemesinin asıl nedeni TMMOB ve bağlı odalarının toplumcu çizgisidir.
Mesleklerimizin gereği halka ait olanı korumak, kamu yararını savunmak biz mühendis, mimar ve şehir plancılarının temel görevidir. Bu görev doğrultusunda, İstanbul kentinin en önemli kamusal alanlarından biri olan Gezi Parkı’nı korumak, Gezi Parkı park olarak kalsın diye mücadele etmek mesleğimizin en önemli toplumsal sorumluluğudur.
İşte bu yüzden bilinmelidir ki hiçbir dava ve hiçbir karar, Gezi’nin demokratik kamuoyu ve yasalar önündeki meşruiyetini gölgeleyemez ve hiçbir güç bizlerin emekten, halkımızdan, ülkemizden, mesleğimiz ve bilimsel teknik doğrulardan yana duruşumuzu engelleyemez. TMMOB, arkadaşlarımızın yanında olmaya, doğru bildiklerini söylemeye, halkımızdan, ülkemizden yana kamu yararını savunma mücadelesini sürdürecektir.”
KARTALKAYA OTEL YANGINI
Kartalkaya’daki otel yangınına da değinen Öztürk, “Grand Kartal Oteli’nde merkezi yangın söndürme sisteminin olmadığı, yangın alarm sistemlerinin çalışmadığı, yangın merdivenlerinin ve yangın dayanım ekipmanlarının yönetmeliklere uygun olmadığı, havalandırmasının yetersiz olduğu ve acil durum aydınlatmalarının olmadığı yönündeki iddialar ve tespitler göz yumulan ve karşılıklı ilişkiler sonucu verilen tavizlerin sonuçlarını ortaya koymaktadır. Maalesef ki ülkemizde siyasi ve ticari kaygılar insan değerinin üzerine çıkmıştır. Bu konuda tamamen tarafsız kamu görevi yapan ve bilim ışığında çalışan meslek odaları devre dışı bırakılmıştır” dedi.