•TIKLAYIN | Denizli’deki 1976 depremini aktaran fotoğraflar
Takvim yaprakları 19 Ağustos 1976’yı gösterdiğinde Denizli 4.9 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Bu depremde 4 kişi hayatını kaybetti, 28 kişi yaralandı. O yıllarda kentte evlerin önemli bir bölümü yığma tuğla ve kerpiç yapıydı. Bu nedenle de şiddeti büyük olmasa da 4.9’luk depremde 887 bina da ağır hasar gördü.
Bu yıl ise takvimde 6 Şubat yazarken Türkiye Kahramanmaraş merkezli yıkıcı depremlerle sarsıldı. 50 binin üzerinde can kaybı oldu, 100 binin üzerinde insanımız yaralandı ve 10 kentte on binlerce yapı yıkıldı, ağır hasar gördü. Kış mevsiminde meydana gelen bu felakette evsiz kalanlar günlerce çadır ve konteyner ev bekledi.
DENİZLİ DEPREMİ
Fay hatları üzerinde kurulu 24 ilden birisi olan Fay hattının üzerine kurulu Denizli’de 19 Ağustos 1976’da 4.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. O depremde 4 kişi yaşamını yitirdi, 28 kişi yaralandı. Topraklık, Pelitlibağ, Kayalık ve Gündoğdu mahallelerinde 887 ev ağır hasar, 2 bin 922 ev de orta derece hasar gördü.
30 EYLÜL’DE BAŞLADI, 30 ARALIK’TA BİTİRİLDİ
Dönemin başbakanı Süleyman Demirel ve İmar İskan Bakanı Nurettin Ok felaketin ardından hemen kente geldi. İlk müdahalelerin ardından evi yıkılan vatandaşlar için konut yapılacak yeni bir alan arandı. O dönemde tamamen boş olan ve ancak bir patika yolla gidilebilen Başkarcı Yolu kenarında kaya zemine sahip alan yapılacak evler için tahsis edildi. 30 Eylül 1976’da konutların temeli atıldı. Üç ay sonra, yani 30 Aralık’ta 400’ün üzerinde prefabrik konuttan yapımı tamamlananlar depremzedelere teslim edilmeye başlandı. Bakan Ok, deprem konutlarının temeli atılıp, çalışmalar yarılanana kadar kenti terk etmeyerek projenin başında yer aldı.
KONUTLARIN HİKAYESİ KİTABEDE
Konutların tamamlanmasının ardından sert kaya zemine sahip bölgeden çıkarılan taşların üzerine depremi anımsatan kitabe oluşturuldu. Dönemin Denizli Valisi M. Hayri Güler’in şu sözleri yer aldı:
“Bu eser 19 Ağustos 1976 tarihinde vuku bulan depremde evleri yıkılan Denizlililerin acil mesken ihtiyaçlarını karşılamak için Sayın Başbakanımız Süleyman Demirel ile İmar İskân Bakanımız Nurettin Ok başta olmak üzere hükümetimizin çok ağır memleket davaları arasında dahi bir an olsun eksilmeyen ilgileri ve görevlilerin olağanüstü gayretleriyle büyük engellere rağmen üç ayda meydana getirilmiştir.
Evlerin yükseldiğini gördüğünüz bu arazi kayalarla kaplı idi. Daha modern ve daha büyük bir Denizli’nin çekirdeğini teşkil etmesini temenni ettiğimiz bu eserin yaratıcısı hükümetime, İmar ve İskan Bakanlığı personeli ile emeği geçen diğer kuruluş mensuplarına vilayetim adına en derin şükranlarımı arz ederim” 
MARIM, O DÖNEMİ ANLATTI
O yıllarda Denizli Belediyesi Fen İşleri Müdürü olan, daha sonra 1989-1999 yılları arasında belediye başkanlığı yapan Ali Marım, o yılları anlatırken “1976 yılında Denizli depremi yaşadı. Yetkililer hemen Denizli’ye geldiler. Depremde evi yıkılan vatandaşlar için süratle yer arandı. MTA’nın jeolojik haritalarına bakılarak bu bölgenin sağlam kaya zemine sahip olduğunu gördüler. Kısa sürede planlama yapıldı. Bu sırada yeterli iş makinesi yoktu. Karayolları Müdürlüğü ve Köy Hizmetleri Müdürlüğü’nün dozerleriyle yollar açıldı. Ardından prefabrik yapıların temelleri atıldı. Üç ay gibi bir zamanda 400 konut depremzedelere teslim edildi. Hızlı yapılaşma insanların mağduriyetini engelledi” dedi.
Günümüzde yapılaşmanın bu bölgede yoğunlaştığına dikkati çeken Marım, “O günkü başbakan ve bakanın anında buraya gelmesi, bütün bakanlık ekiplerinin yapılar tamamlanıncaya kadar burada durması çalışmaların çok verimli olmasını sağladı. Burada hiçbir şey yoktu. Bomboş bir araziydi. İnsanlar kayaların içine nasıl konut yapılır düşünemezdi bile… Bu yere ulaşırken dahi patika yollarla ulaşılırdı. Boş alan içinde mevzi imar planı yapıldı. Konutlar hemen oturtuldu. Kayaların ortasında bir şehir kuruldu. Şehir bağlantısı yoktu. Hatta o zaman yolu açmayı kafama koymuştum. Belediye başkanı olunca da 29 Ekim Bulvarı’nı yaptım. Buradaki konutlar tamamlandıktan sonra diğer tarafta 500 konutluk betonarme yapıların ihalesi yapıldı. O da tamamlanıp depremzedelere uygun bir ödeme planıyla teslim edildi” diye konuştu.
“YÜREĞİMİZ PARÇALANIYOR”
6 Şubat depremlerinden sonra bölgede barınma sorunu yaşayan insanlar olduğunu hatırlatan Marım, “Bugünkü teknoloji, bugünkü ekonomik şartlar ile maalesef bu ayıbı yaşıyoruz. Gönül isterdi ki insanlar bu kadar mağdur edilmesin. Türkiye’nin bu kadar güçlü imkânlara sahip olması, dışarıdan gelen her türlü yardımlara rağmen devletin bu kadar aciz kalmasına inanamıyorum. Halen daha bırakın prefabrik binaları çadırı olmayan insanlar olduğunu duyuyoruz. Televizyonlarda gördükçe yüreğimiz parçalanıyor” diye konuştu.
45 YILLIK MAHALLE SAKİNİ
İlk yıllarda Deprem Evleri Mahallesi ismi verilen, günümüzde ise Bahçelievler ismini alan mahallenin sakinlerinden Mehmet Aydın ise, “1976 depremine Gündoğdu Mahallesi’nde yakalandım. Bu konutları devlet yaptı ve bizlere teslim etti. 3-4 ay çadırda kaldık. Kısa süre içinde yapıl ve sonra buraya taşındık. Ev gayet güzel ve kullanışlı. 1978’den beri burada oturuyorum, hala buradayım” ifadelerini kullandı.
