Denizli’nin Pamukkale ilçesine bağlı Kervansaray Mahallesi’nde, doldurulan "Devrent Deresi"nin üzerinde yükselen evler dikkati çekiyor. Yaşanan sel felaketlerine rağmen ders alınmayıp doldurulan derenin imara açılmasını eleştiren Denizli Büyükşehir Belediye Meclisinin CHP’li üyeleri Himmet Keysan ve Taylan Kaplan, yanlıştan dönülmesi çağrısını yaptı. Mahalle sakinlerinden Melek Çıbık ise, ortaya çıkan tabloyu "Buralar dere yatağıydı, dolduruldu" sözleriyle aktardı.
Son yıllarda ülkemizde sıkça yaşanan ve sonuncusu Şanlıurfa’da meydana gelen sel felaketlerinden ders çıkarmıyoruz. Bunun bir örneği de dağın eteğindeki Kervansaray Mahallesi’nde ortaya çıktı. Mahalleden geçen Devrent Deresi, önce dolduruldu. Ardından dere yatağı olmaktan çıkarılıp imara açıldı. Şimdi de doldurulan bu derenin üzerinde binalar yükselmeye başladı.
BEZ PARÇALARI
Doldurularak dere yatağı izi kaldırılan alandaki fotoğraf çalışmamız sırasında topraktaki çuval ve bez parçaları dikkati çekti. Bunlar, geçmişte dere yatağında yapılan dolgu işleminin en bariz örnekleri olarak göze çarpıyor.
DESKİ’DEN ÇALIŞMA
Doldurulan dere yatağı üzerinde Denizli Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresince çalışma yapıldığı gözlendi.
PAMUKKALE BELEDİYESİNE DİLEKÇE
Bu konuda mahalle sakinlerinden Fatma Hayriye Gökalp, Pamukkale Belediyesine 15 Eylül 2022 tarihinde verdiği dilekçede, 482/7 ve 482/6 ada no ve parsellerin doldurma toprak olduğunu, Pamukkale Belediyesine ait e-imar sitesindeki verilerde de 482/7 ve 482/6 parselleri üzerinden geçen dere yatağının görüldüğünü, verilen imar izinleri ile dere yatağının dolduğunu, bu durumun yaşanılabilecek bir sel durumunda insanların canlarını ve mallarını tehlikeye atacağını ifade etti.
MAHALLE SAKİNİ ÇIBIK: BURALAR DERE YATAĞIYDI
Sorunlu bölgenin en eski sakinlerinden olan Melek Çıbık ise, D20HABER.COM’a yaptığı açıklamada, “Babam rahmetli burayı 1980’de aldı, 1982’de buraya geldik biz. Buralar dağın eteğindeki dere yatağıydı. Bizden iyi bunu kimse bilemez” dedi.
“Burayı doldurdular mı?” sorusuna Çıbık, “Tabii.. 18. maddeden sonra buralar parsel oldu, alanlar dolduruldu. Şu kısmı belediye doldurdu. Üst kısımları ben bilmiyorum. Zaten orada zemin oturmadığı için birkaç ev çökme yaptı, sattılar ucuz yollu. Biz dere yatağının kenarındayız” yanıtını verdi.
Çıbık, “Sel geliyor muydu?” sorusunu da “Bir defa sel geldi. Ben o zaman okula gidiyordum. Buralar mahvoldu. Burada 4 dönüm yerimiz vardı, içinde ahır bulunuyordu. İçinde ineklerimiz vardı, çok zarar vermişti. Buralar Dervent Deresi, adı üzerinde ve bunun hiçbir açıklaması olamaz” diye yanıtladı.
ÖRKİ: YAPI TEKNİĞİNE UYULARAK DERE YATAĞINA BİNA YAPILABİLİR
Dere yatağındaki yapılaşma iddiası üzerine Pamukkale Belediye Başkanı Avni Örki ile görüştük. Örki, mahalle sakini Fatma Hayriye Gökalp ile dilekçede belirtilen yerdeki inşaat sahibi arasında hukuki bir sorun bulunduğunu söyledi.
Hukuki sorunla ilgilenmediğimizi ve dere yatağındaki yapılaşma konusunda ileride yaşanabilecek tehlikeye dikkat çekmek istediğimizi belirttiğimizde Örki, “Ruhsat aşamasında inşaat yasağı var mı yok mu ona bakılır. Burada planlama Bağbaşı Belediyesi zamanında yapılmış. DSİ’den görüş alınmış. Burada sorun görülmemiş, dere yatağı olduğuna ilişkin işaretleme yapılmamış. Dere yatağına konut yapılamaz mı? Zemin etüdü yaptırılıp, zemin sağlamlaştırması ile inşaat tekniğine uyulduğunda bina yapılabilir” ifadelerini kullandı.
KEYSAN: SEL GELİR, ÖNÜNE KATIP GÖTÜRÜR
Denizli Büyükşehir Belediyesi CHP Grup Başkanvekili Himmet Keysan da, doldurulan dere yatağında D20HABER.COM’a açıklamada bulundu. “Dere yatağının boyutunu belediyeler belirlemez. Bunu belirleyen Devlet Su İşleri (DSİ) buraya belli bir mesafe koyup, taşkın ve su yolunun dışında yaşam alanı ilan etmeliydi” diyen Keysan, şunları söyledi:
“Dere yatağının kenarına duvar yapılmalı, yapılaşma bu duvarların dışında olmalıydı ama görüldüğü gibi burada sıfır noktasında. Dere yatağına bina yapmak zor iştir, ya cesaretiniz olmalı ya da cehaletiniz. Her ikisi de şu sıralar ülkemizde bol bulunan özellikler olduğundan, hangi bölgeye baksanız dere yatağına yapılmış binalar görürsünüz. Betonu, biriketi yığıp, kuruduğu sanılan derelerin yataklarına 3-5 katlı binalar yapılıp bir gün yağmur yağar, seller gelir ve o binaları önüne katıp götürür. Geçen yıl İzmir’de, Mersin’de, Kastamonu’da, daha yeni Urfa’da hep aynı manzaralar görüldü. Yatağından akmak isteyen sel, binaları yerle yeksan eder. İnsanların yaşadığı felaket karşısında üzülmemek elde değil ama nihayetinde doğaya meydan okumanın kaçınılmaz sonucu da bu oluyor. Doğal kanallarından akmak isteyen su, önüne çıkan yapılara aldırmaz. Ne kadar güçlü engel koyarsanız koyun bir yolunu bulup geçer ve sizi de önüne katıp götürür.”
KAPLAN: GÖRÜNEN KÖY KILAVUZ İSTEMİYOR
CHP’li Denizli Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Taylan Kaplan da “Derelerin doldurulup üzerine yapıların yapıldığını bir türlü gösteremiyoruz yetkili kişilere. Burada ne olduğu, ne bittiği aslında aşikar. Dere yatağı olduğu belli. Yeni parseller yapılıyor. Tabi zemine inmeden binalar yapılıyor. Doğa bir gün geri dönüşümünü yapacaktır. Bu binalara yazık olacak, burada yaşayan insanlar yazık olacak. İnşallah olmaz ama bu 2-3 yıl içinde olur ama 10 yıl içinde olur. Şanlıurfa’da yaşanan katliamın aynısı yaşanacaktır. Burada görünen köy kılavuz istemiyor” diye konuştu.
BENTLER DİKKATİ ÇEKİYOR
Öte yandan, konutların yapıldığı alanın üst kısmında dağdan inecek selin kuvvetini azaltmak için yapılan bentler dikkati çekiyor.
