Denizli Büyükşehir Belediye (DBB) Başkanı Bülünt Nuri Çavuşoğlu, “Elimizde çökülen malların listesi var” diyerek, Büyükşehire ait 15’e yakın gayrimenkul tespit ettiklerini, bunların ecremisil tutarının 30 milyon liradan fazla olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, “Hacı Baba’nın tekkesi gibi” benzetmesi yaparak, bu gayrimenkulleri kullananlara boşaltmaları çağrısında bulundu.
DBB Meclisi haziran ayı 2. oturumunun açılışında gündem dışı konuşma yapan Başkan Bülent Nuri Çavuşoğlu, Büyükşehir Belediyesinin olmasına rağmen bedelsiz kullanılan yerler bulunduğunu söyledi ve bunlar için “çökülen mallar” ifadesini kullandı.
“ÜZERİNDE OTOPARK VAR, KAFE VAR”
Büyükşehire ait parka bina yapıldığını, bunu yeni tespit ettiklerini anlatan Çavuşoğlu’nun konuyla ilgili açıklaması şöyle:
“Şurada bir dosyamız var. Bu dosyada Denizli’de çökülen malların listesi var. Bu ne demek biliyor musunuz? Bu şu demek, insanlar Denizli Büyükşehire ait malların gitmişler üstüne bir şeyler yapmışlar. Kimisi kafe yapmış, kimisi otopark yapmış, kimisi bina yapmış; herkes bir şeyler yapmış. Hacı Baba’nın tekkesi gibi, gelen almış giden almış.
Sonuçta ne olmuş? Sonuçta Büyükşehire kimse selam vermemiş. Haricen öğrendiğime göre, birileri selamı ayrı yerden alıyormuş. Onu da ispatlayınca, onun da hakkında suç duyurusunda bulunacağım. Üniversitenin orada kafeler bölgesi var. Orada armutların üzerine oturulan yerler, ağaçların olduğu yerler var. Şimdi oraların hepsi kapalı. Sonra orada 4 tane işletme kurulmuş. Adamlar gitmiş DBB’nin parkına bina yapmışlar. Kaç senedir yapmışlar bilmiyorum. Biz yeni tespit ettik.
Adamın biri demiş ki ben yeni devraldım. İyi de kimden devraldın? Adama mal kimin diye sordun mu? Bilmiyorum demiş. En az 8-10 seneden beri bu yerler birileri tarafından kullanılmış. 10 m² dükkanınız olsa kira alacaksanız kapısında beklersiniz. Gidip yıllardır selam veren olmamış. Ve haricinden de birilerinin gidip iki yanağından öptüğünü duyuyoruz. Bunu da gidip inşallah bulup ve anlatmaya karar verirlerse bu şehirle paylaşacağız.
“TUTARI 30 MİLYON TL’DEN FAZLA”
Sadece o mu? Kısa bir araştırma ile 15’e yakın gayrimenkul bulduk. 15 gayrimenkulün ecrimisil tutarı 30 milyondan fazla arkadaşlar. İşin acısı paranın kaybı değil. İşin acısı benim o sokakta yalınayak giden, bu şehrin kaynaklarına ulaşamadığı için aç kalan susuz kalan o garibanların haklarını birileri üstüne oturmuş yıllardan beri de kullanmış. Ne para vermiş ne pul vermiş.
Tek tek hepsini bulacağım. Biz bu şehrin bir milimetrekaresine bile kimsenin çökmesine müsaade etmeyeceğiz. Bugün burada malımı kullanan herkese çağrımdır. Boşaltın yerlerimizi bugüne kadar kullandıklarınızın da parasını ödeyin.
“ÖDEMEYENİ İFŞA EDECEĞİM”
İsimleri şimdilik söylemiyorum. Hepsinin ecrimisilleri gönderdik. Yazı elinize ulaşır ulaşmaz gelin benim paramı ödeyin. Ödemezseniz adınızı bu şehre ifşa etmekten bir gram imtina etmem. Duyuracağım. Ama öderseniz de hem ödeyeceksiniz hem de benim malımı boşaltacaksınız. Bir de bundan dolayı yasal olarak da sorumluyuz. Ondan dolayı da suç duyurusunda bulunacağız.
İstanbul BB’deki arkadaşların yargılandıkları bir konuda bu. Bu millet sanıyor ki biz bunu özel bir niyetle yapıyoruz. Hem işimizi yapma ahlakıyla hem de yapmazsak cezai sorumluluğun karşısında kalacağımız için. Hiçbir memur arkadaşımın bu duruma düşmesini istemem. Çalışma arkadaşlarımı ateşe atarsam ben ahlaklı bir adam olamam. Bunları devam ettireceğiz. Bunları boşalttırıyoruz.
“500 ÇOCUKTAN 2’ŞER BİN TL ALIYORLAR”
Biz, Denizlispor’a Doğan Demircioğlu sahasını tahsis etmişiz. Onlar da birilerine tahsis etmişler. Yıllardan beri orada bir kulüp adı altında bir çalışır mekanizma geliştirmişler. Mekanizma şu 500 çocuğu olduğunu iddia ediyorlar. Araştırdık her çocuktan 2 bin lira alıyorlar. Onun üstüne üstlük yetmemiş, orada bir tane eski bir bina var. O binaya yerleşmişler. ‘Çık’ dedik ‘çıkmam’ diyor.
Kamu kurumundaki arkadaşlar da otursunlar dediler.
500 çocuğum var diyor adam başı 2 bin lira alıyor. Ben bir yılda o parayı zor kazanıyorum. Suya bakın dedim. Parkın suyunu bağlamış. Parktan su çekmişler buraya bağlamışlar. Ekmek elden su gölden tabiri tam da bu işe uyuyor.
Bazı siyasiler de kalkıp ‘siz spora karşı mısınız’ diyor. Biz spora değil, spor adı altında tekelleşmeye karşıyız. Sahayı alıp yerine AVM yapmayacağız. Bizim öyle bir işimiz yok. Başka bir amaca tahsis etmeyeceğiz. Orayı daha fazla insanın kullanacağı hale getireceğiz.
O sahayı bu sene sadece Denizlispor kullanacağı saatleri bildirecek. Biz kendimiz saha sorumlusu atayacağız. Denizli’de hangi amatör spor kulübü faydalanmak istiyorsa müracaat edecek. Biz onlar içinde örtüşürse kura çekeceğiz. Örtüşmezse tahsis edeceğiz. Bunu bile bedel yapacağız.
Yahu nasıl bir vicdandır? Ben herkes spor yapsın diye canhıraş çalışırken hangi akla hizmetle insanların spor yapacağı yeri ortadan kaldırmam mümkün mü? Neyi ortadan kaldırıyoruz? Rantı ortadan kaldırıyoruz.
Adam başı 2 bin liradan 500 öğrenci çalıştırıyorsa git kendine saha yap. Onlarca kulüp var. Buldukları yerin bedelini ödüyor. Elektriği benden, suyu benden, sahası benden, tamiratı, bakımı benden; öğrenci başına 2 bin lira almak ondan yok öyle bir dünya. Bundan sonra kimse DBB’nin mallarına çökemeyecek. Çökenlerden de hesap soracağımızın bilinmesini isterim.”
