Mahalle halkı taş ocağına karşı ayaklandı – D20Haber
25.04.2024, Perşembe
17 °C / 29 °C Denizli Hava Durumu
  1. ANA SAYFA
  2. /
  3. DENİZLİ
  4. /
  5. KENT
  6. /
  7. Mahalle halkı taş ocağına karşı ayaklandı

Mahalle halkı taş ocağına karşı ayaklandı

A- A+
D20HABER
Yayınlanma: 30 Eylül 2020 Çarşamba - 10:37Güncelleme: 15 Mayıs 2021 Cumartesi - 13:15
Mahalle halkı taş ocağına karşı ayaklandı

Denizli’nin Güzelpınar Mahallesi’nde açılacak taş ocağı, vatandaşları ayağa kaldırdı. 120 hektarlık alanı kaplayacak ocağın bölgedeki tarım ve hayvancılığı bitireceğinden endişe eden mahalle halkı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenerek, yardım istedi. Muhtar Ergun Gürsoy, “Bir yıl önce denediler ÇED olumsuz raporu çıktı. Şimdi arkadan iş çeviriyorlar ama izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

D20HABER.COM, bir yıl önce Başaranlar İnşaat Malzemeleri Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi tarafından, Pamukkale’nin Güzelpınar Mahallesi sınırlarında 86080 (ER:3328767) ruhsat numaralı II-A grubu maden (kalker) ocağı ve kırma eleme yıkama projesi planlandığını duyurmuştu.

•Güzelpınarlılar maden ocağı için ÇED toplantısına çağrıldı

•“Ürün yetiştiremeyiz” diyerek, taş ocağı toplantısını protesto ettiler

• Denizli-Aydın otoyolu mıcırının karşılanacağı Güzelpınar’da isyan

Aradan geçen süreçte Güzelpınar’ın Meşeli Tepe ve Taştepe arasında kalan bölgenin taşlarla işaretlediği görüldü. Taş ocağının üç parçadan oluşan 120 hektarlık bir alanı kaplayacağı iddia edildi, firmanın ÇED sürecini başlattığı ileri sürüldü. Bölge köyleri ise zengin tarım arazileri ve meralarla çevrili alanda ocak yapılmasına karşı çıktı.

MUHTAR GÜRSOY: SADECE BİZİM KÖYÜ DEĞİL 4 KÖYÜ BİTİRİR

Güzelpınar Muhtarı Ergun Gürsoy bir yıl önce başka bir firmanın taş ocağı için girişimde bulunduğunu, itiraz ettiklerini ve ÇED olumsuz raporu çıktığını belirterek; “Taş ocağının alanı köyümüze 4 kilometre mesafede. Bir sokağımıza uzaklığı ise 100 metre. Bu bölge kekik, ceviz, üzüm bağları ve çeşitli meyvelerin üretimi ile ayakta kalıyor. Üzümün ve cevizin yanı başında ocak olmaz. Bu alanda önemli meralar var. 5 bin dönüm tarım arazisi ve hayvancılık taş ocağı için riske atılmaz. Böyle bir tesisten Kurtluca, Uzunpınar, Irlıganlı köyleri de etkilenecek. Irlıganlı’da ihracata gönderilen nar ve ayva üretimi yapılıyor” ifadelerini kullandı.

“BİZE BİLGİ VERMEDEN GÖRÜŞ BİLDİRMİŞLER”

Kentin stresinden kaçan yüzlerce ailenin bu bölgede evler yaptığını, hobi bahçeleri kurduğunu anlatan Gürsoy,şöyle devam etti:

“Buradaki evlerde insanlar yaşıyor. Yapılacak taş ocağı burada yaşamı tamamen bitirecektir. Biz köylüler olarak doğamızı korumak istiyoruz. Büyüklerimizin de bize destek olmalarını bekliyoruz. Bir haftadır Denizli’ye gidip geliyorum. Bazı daireler bize bilgi vermeden ÇED raporlarını imzalamışlar. Çevre İl Müdürlüğünde gördük. Bize bilgi de geldi. Arkadan iş çeviriyorlar. Acilen büyüklerimiz yardım etmeli. Taş ocağının yapılacağı alanda 3 bin insan yaşıyor. Bu insanlar nereye gidecek. Ocak tarım alanlarımızın dibinde. Önünde bağlarımız, yanında cevizlerimiz arkasında elma bahçelerimiz var. Taş ocağı açılırsa bu memleket biter.”

ÇİFTÇİ İSA SOYSAL: CUMHURBAŞKANIMIZ YARDIM ETMELİ

Taş ocağına karşı çıkan Güzelpınarlı çiftçi İsa Soysal, bölgenin kekik üretimi yapılan ender alanlardan biri olduğunu söyleyerek, “Burası oksijeni bol, ormanlık bir alan. Kekik üretimi yaygın. Güzel bir köyümüz var. Geçimimizi kekik ve cevizden sağlıyoruz. Biz burada arazilerimizi doğamızı korumaya çalışıyoruz. Cumhurbaşkanımızdan bize yardım etmesini istiyoruz. Bu taş ocağı buraya açılmamalı. Doğamız kirletilmemeli. Ne olursunuz bu Güzelpınar köyündeki insanlara yardım edin. Bir şirkete 3 bin insanı değişmeyin” dedi.

ÇİFTÇİ İŞLEK: BİR ŞİRKETE PARA KAZANDIRACAKLARINI ARAZİLERİMİZ İLE İLGİLENSİNLER

Çiftçi Hüseyin İşlek ise şöyle konuştu; “Bu güzel arazilerde üzüm, ceviz, kekik yetiştirip ayakta kalmaya çalışıyoruz. Bizim geleceğimizi taş ocağı ile bitirmesinler. Bakanlığa sesleniyorum, taş ocağına değil arazilerimize değer versinler. O ocak buraya yapılırsa tüm doğal kaynaklarımız biter. Bu memlekette suyumuz yok. Önce bizim suyumuzla ilgilensinler. Taş ocağı yapıp üç beş kişiye para kazandıracaklarına bizim tarım arazilerimiz ile ilgilensinler. Vatandaşın geleceğini düşünsünler. Bizim evlatlarımız bu tarım arazilerinden geçiniyor. Geçim kaynağımızın hepsi de budur” diye konuştu.