Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hastaneleri Nöroloji Anabilim Dalından Prof Dr Eylem Teke, farklı şekillerde ortaya çıkan ALS’nin ilk belirtisinin kas güçsüzlüğü olduğunu belirtti.
Prof Dr Eylem Teke, Türkiye’de her yıl 1500 ile 4 bin 500 kişiye tanısı konulan ALS’nin (Amyotrofik Lateral Skleroz) ilerleyici kas fonksiyon kaybıyla karakterize, ölümcül bir nörodejeneratif hastalık olduğunu, bireylerin zamanla kendi temel ihtiyaçlarını dahi tek başına karşılayamaz hale gelmesine yol açtığını ifade etti.
ALS’nin başlangıç belirtilerinin farklı şekillerde görüldüğünü anlatan Prof Dr Teke, “Ellerde güç kaybı, ince hareketlerde zorluk, konuşma, yutma bozukluğu ile başlayabilir. ALS tipik olarak kademeli bir şekilde ilerleyen bir hastalıktır. Hastalık ilerledikçe kaslarda ileri derecede güçsüzlük, kas kütlesinde azalma ve çiğneme ve yutma problemlerinde artış gibi belirtiler bulunur” dedi.
Hastalığın birden fazla risk faktörüne sahip olduğuna kaydeden Teke, ALS hastalığının kesin teşhisinin konulması için bir test bulunmasa da üst ve alt motor nöronlarından tek bir kol veya bacak kasına gelen sinyaller hastalığın tanısında belirleyici olduğunu belirterek, ana belirtilerin kaslara gelen sinyallerde bozulma olsa da tanı için birçok test gerektiğini söyledi.
Hastadaki kas zayıflamaları ve refleks değişikliklerinin hastalığın düzeyini gösterdiğini ifade eden Teke, “ALS’nin belirtileri tedavi olasılığı daha yüksek olan birçok başka hastalıkla benzer olabilir. Birçok uygun test yapılarak hastalığın niteliği anlaşılabilmektedir. Kesin nedeni hala bilinmeyen bu hastalığın güncel tedavi protokolünde, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) onaylı yalnızca iki ilaç bulunmaktadır. Ancak, bu ilaçların sağkalım süresi ve hastaların günlük yaşam kalitesi üzerindeki olumlu etkileri sınırlıdır. Bu kısıtlı fayda, hastalığın ilerlemesini yavaşlatacak, semptomları hafifletecek ve yaşam kalitesini artıracak ek ve daha etkili tedavi yaklaşımlarına olan ihtiyacı ortaya koymaktadır” diye konuştu.