Site icon D20Haber

TÜRK DÜNYASININ YAŞAYAN ULU ÇINARI MUSTAFA AGA

Kırımlı’ydı. Stalin ve Hitler’in zulmünü, vahşetini insanlığın en karanlık yüzünü sergilediği yılların ve toprakların evladıydı. Değer verdiği her şeyin kan ve ateşler içerisinde yitip gidişine tanık oldu. O direnmeyi, başkaldırmayı, hakkını aramayı, vatanı ve milleti için ölüme meydan okumayı seçti. Kırım sevdası ile yürüdü yılmadan Mustafa Cemiloğlu’ydu adı.

Geçen hafta Denizli’deki birkaç dostum “Kiev’e Mustafa Aga’yı ziyarete gidiyoruz” dediği zaman içim bir hoş oldu. Bu dava adamını ziyaret edip aynı havayı teneffüs etmek istedim. Uçağımız Ankara Esenboğa Havalimanı’ndan havalandıktan sonra Kiev’e doğru yol alırken, aklıma Kırımlı dünyaca ünlü yazarımız Cengiz Dağcı geldi. 1944 Kırım sürgününü anlatan kitapları ‘Korkunç Yıllar’, ‘Yurdunu Kaybeden Adam’, ‘Ölüm ve Korku Günleri’ romanları gözümün önünden geçti. Sürgün sonrası bir milletin nasıl vatansız bırakıldığı ve bir milletin yaşam mücadelesini anlatan kitapların sayfaları belleğimde canlandı.

Kiev’e yapmış olduğumuz üç günlük ziyarette Türk Büyükelçiliği’nin çalışmalarını dinledik. Ayrıca Ukrayna Tika başkanı Hacı Bayram Bey’den burada yapılan çalışmaları duyunca heyecanladık ve bayrağın emin ellere teslim edildiğini görüp gururlandık. Gagavuz ve Ahıska Türklerinin temsilcileriyle görüştükten sonra Kırım Türklüğün sembol ismi Abdülcemil Kırımoğlu’nu evinde ziyaret ettik. Ömrü uzun olsun bizleri evinde ağırladı, delegasyona Türk misafirperverliğinin ve Türk’ün töresinin en zarif tezahürleriyle ikramlarda bulundu.

Gerçekten de Türk dünyasının diğer rahmetli olan ulu çınarları Ebulfeyz Elçibey, Rauf Denktaş, Alparslan Türkeş ve Muhsin Yazıcıoğlu ile aynı çizgide olan Mustafa Cemiloğlu’yla çok güzel birkaç saat birlikte olmak imkanını yaşadık.Yıllarca Kırım Türklüğü için hapislerde yatmış, sürgünlere gönderilmiş ve işkenceler çekmiş bu ulu çınarla kucaklaştık. Yüzündeki her çizgide yaşanılan olayların hatıraları bulunmakta idi.

Tabi bu ziyarette hoş birde anekdot yaşandı. Ziyaret ekibimizde bulunan Denizli’deki Türk milliyetçilerinin Mustafa Aga’sı olan Mustafa Semerci, eski dostu olan Mustafa Cemiloğlu’na 25 yıl önce birlikte çekilmiş oldukları fotoğrafları getirdi ve birlikte anılarını tazelediler. Ayrıca Cemiloğu, Mustafa Semerci’ye kendi kalpağını hediye etti. Tabi böylelikle Denizli’nin Mustafa Agası’na kalpağın verilmesi ile birlikte kendisi Kırım’daki Mustafa Agamızın halefi oldu. Anadolu’daki Türk milliyetçilerinin temsilcisi konumuna geldi.

Mustafa A. Kırımoğlu 2014 yılında Kırım’ın tekrar Ruslar tarafından ilhak edilmesinden sonra bir kırgınlık içinde bulunmakla beraber mücadelesini sürdürmektedir. Kiev’deki sürgün Kırım Tatar Meclisi’nde halkına liderlik etmekte. Bu mücadelesini büyük bir sabır ve fedakarlıkla gerçekleştirmektedir.

İnsanımızın Avrupa’ya Paris’e, Londra’ya gitmesine karşı değilim. Ancak ata yurdumuz gönül coğrafyamıza (Kırıma, Kazana, Semerkant’a, Buhara’ya vs.) insanımızın daha sık gidip gelmesi Turan‘ı ve BOP’u (Büyük Osmanlı Projesi) hızlandırmaktadır.
Selam ve muhabbetle…

Exit mobile version