“İnsan;
Şehirler kurar.
Yollar, köprüler yapar.
Kıtadan kıtaya uzanır.
Uzaya çıkar.
Ama gönlü ancak, bir gönülde sükuna erer.
Bir gönlü misafir ettiğinde varlığını hisseder.
Bir gönle girdiğinde kendini bulur.
Bir genç kızın hayali…
Bir delikanlının umudu…
Bir yaşlının yalnızlığı…
Bir çocuğun kucak açışı…
Daha nicesiyle birlikte gönülde karşılık bulur.
Kuşa, böceğe, ağaca, çiçeğe, tüm mahlukata gönlünü açıp rahmet nazarıyla bakıyorsa eşrefliğinin farkına varır.
Göğsünde bir et parçası değil alemi taşır.
Şehri emanet görmek, şehri emanet almak, şehremini olmak, ancak gönül sahibiyse olur, gönüllere girerek olur.
İşte o zaman gönülden gönüle köprüler kurulur.
Gönül tevazudur, kibir değil.
Gönül azimdir, gayrettir, hırs değil.
Gönül samimiyettir, hasbiliktir, hesabilik değil.
Gönül Rahmanın evidir.
İnsan tüm evrenin kalbidir.”
Yukarıdakiler noktasından virgülüne kadar “AK Parti 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Genel Seçimleri Manifestosu”ndan.
Merkezefendi Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu’nun, meslektaşımız Nadir Güleç için takındığı “istemezük” tavrı ile başlayıp…
Güleç’in belediye meclis üyeliği aday listesinden çıkarılması ile son bulan tutumu üzerine anımsadım seçim manifestosunun girişindeki bu satırları.
Muhammet Bey kaynaklı yaşanan bu gelişme üzerine, ola ki unutanlar…
Dinledikten sonra bir daha okumayanlar vardır diye aldım buraya.
Ne diyor Cumhurbaşkanı?
TEVAZU!
Başka ne diyor?
SAMİMİYET!
Daha başka?
GÖNÜL İŞİ!
Devamında;
KİBİRLİ olmamayı…
HESABİLİK (hesapçılık) yapmamayı…
HIRSI, azimle ve gayretle karıştırmamayı öğütlüyor; düşünüp, tutsunlar diye!
Kime?
Partisinin belediye başkanlarına, başkan adaylarına…
Yani halen belediye başkanı ve yeniden aynı göreve talip olan Subaşıoğlu’na.
Manifesto bu kadar net.
Ama tevazuluk…
Kibir konusunda daha başlarken mızıkçılık çıkaran…
Kendisiyle ilgili haberler yaptı diye bir gazetecinin adaylığına bu denli direnç gösteren Muhammet Bey’e soralım o zaman:
“Gönül belediyeciliği” yapacağınızı kitlelere nasıl inandıracaksız?