Site icon D20Haber

Geç olmadan Denizli’nin coranivürüs röntgeni çekilmeli

Bakmayın vesveseli, meraklı göründüğümüze.
Toplumun çok da taktığı yok coronayı.
Asıl merak ettiği kimde coronavirüs var?
Denizli’de kaç hasta var, isimleri…
Bunun ötesi hikaye…

Neden mi hikaye?
Bakın sokağa sorunun yanıtını kendiniz verirsiniz.
Örneğin kamu görevlileri asli görevlerini bırakmış, 65 yaş ve üzerindekileri evlerinde tutabilmenin mücadelesini veriyor.
Hadi diyelim ki, verilen mesajları çok algılayamadı büyüklerimiz.
Peki, yok mu onları evlerinde tutabilecek yakınları?

Örneklemeye devam…
ATM’lerde kuyruk, kişilerin arasında mesafe sıfır.
Peki, bu kadar kalabalığın içinde bir kişiye virüs bulaşmış olabilir mi?
Olabilir.
Ve kendisi de bilmiyor olabilir.
Peki, bu bilinmezlik onlarca kişiyi hasta eder mi?
Tabiki eder.
Oysa şu para çekme işini 24 saate yaysak bu kadar yoğunluk olur mu?
Yanıtı sizde.

Sonra marketler…
Buralar sanki coronavirüs uğramayacakmış gibi kalabalık mı kalabalık.
Müşteri ürüne dokunup bırakıyor.
Eğer virüslüyse orada kaldı .
Sonra biri gelip aldı.
Bitmedi…
Raflar arasında dolaşırken ister istemez diğer müşterilerle karşılaşıyorsunuz.
Virüslü kişi var mı yok mu?
Bilen yok.
Geliyorsunuz kasiyer sırasına, kişiler arasında yeterli mesafe de yok.
Yani herkes risk altında.

Semt pazarları…
Alınan önlem ne?
Alışverişe gelen sebze ve meyveye dokunmayacak!
Güzel.
Kim dokunacak?
Satıcı…
Peki onda virüs var mı yok mu kim biliyor?
Ve o satıcı ki, elinde eldiven hem poşete meyve dolduruyor hem o elle para alıp veriyor.
Alışverişe gelenlerin birbirine değmeden geçemediğini de unutmayalım.
E bu nasıl önlem?

Fabrikalar…
Virüs buralara hiç mi uğramadı ya da uğramayacak?
İnsanlar işletmelerde dip dibe çalışıyor.
Yemekhanelerde yan yana yemek yiyor.
Servis araçlarında yan yana oturup evlerine dönüyorlar.
Evet ekonominin çarkı dönmeli.
Bunun için de üretim olmalı.
Peki, “insan hayatı mı üretim mi” sorusuna net yanıt vermenin tam da zamanı değil mi?

Toplu taşıma araçları…
Mecburen biniyor insanlar.
İşine gitmenin başka yolu yok.
Peki o araçta ya da başka araçta virüslü var mı yok mu?

Örnekleri uzatabiliriz.
Burada kesip ne yapılması gerekiyor ona bakmalıyız.
Çare radikal önlemde.
Ne mi o radikal önlem?
Öncelikle Denizli’nin röntgeni çekilmeli.
Testleri pozitif çıkan hastalar hangi ilçeden…
Hangi mahalleden…
Hatta hangi sokaktan tek tek belirlenmeli.
Sonra da oralar karantina altına alınmalı.
Siteyse site, apartmansa apartman.
Oralarda gerekiyorsa sokağa çıkma yasağı uygulanmalı.
Bunu bugün yapmazsak yarın çok geç olabilir.
Çünkü uzmanlar diyor ki 1 hasta 10 kişiye geldiğinde 50 bin hastadan söz edebiliriz.

Bakın Fatih Terim adeta yalvardı ligleri tatil edin diye.
İnat ettiler.
Ne oldu?
Fatih Terim, Abdürrahim Albayrak hastanede.
Peki, Galatasaray’ın futbolcuları ne durumda?
Galatasaray ile karşılaşan Beşikataşlı futbolculara coronavirüs bulaştı mı?
Diğer takımlarda…
Korakor mücadelenin olduğu basketbolda durum ne?
Onun için diyoruz ki, elimizi çabuk tutup süreci şeffaf yönetmeli ve alınan önlemler tavizsiz uygulanmalı.

Exit mobile version