Mustafa Kemal Atatürk’ün belleklere kazınan ve bütün dünyada yayınlanan fotoğrafının ilginç, bir o kadar da dikkat çeken öyküsü var. Atatürk ve devlet erkanını 29 Ekim 1929’da 1. Meclis’ten çıkarken gösteren bu fotoğrafı özel kılan, herkesin tek yöne bakıyor olması. Hikayesine gelince...
HERKES ÇEKTİ, O ÇEKEMEDİ, OTURUP AĞLADI
29 Ekim 1929’de 1. Meclis’te Cumhuriyet Bayramı töreni düzenlendi. Tören sonrası Atatürk ve devlet erkanı 1. Meclis’ten dışarıya çıktığında orada bulunan fotoğrafçılar deklanşöre basarak o anı ölümsüzleştirdi. Ama biri çekememişti, o da Ali Rıza Tuncay’dı. Yanındaki fotoğrafçılarından birisinin makinesini devirmesiyle o anı kaçıran, sinirinden de bir köşeye çekilip ağlamaya başlayan Tuncay’ı gören Atatürk, taktığı isimle yanına çağırdı. “Sarı, neden ağlıyorsun?” diye sorduğunda olanları anlatıp, fotoğrafı çekemediğini söyledi.
BU ÇEKİM SARI’YA ÖZEL OLDU
Bunun üzerine devlet erkanı, Atatürk'ün davetiyle yeniden meclis binasına girip, aynı düzenle dışarıya çıkar. Ancak bu fotoğrafın dikkat çeken yanı ise, Atatürk ve tüm devlet erkanının aynı noktaya bakıyor olmasıdır.
BU FOTOĞRAFI ÇEKEN “SARI” KİMDİR?
Atatürk’ün en özel ve dikkat çeken bu fotoğrafını çeken Ali Rıza Tuncay, 1903 yılında Makedonya’nın Üsküp kentinde doğdu. Daha sonra geldiği İstanbul'da Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünü bitirdi. Sonrasında da yolu Denizlili ünlü ressam İbrahim Çalı ile kesişti. Ressam İbrahim Çallı'nın öğrencileri arasına katıldı, kendisinden resim dersleri aldı. Zamanla fotoğraf sanatına yöneldi ve Atatürk'ün fotoğrafçısı oldu.
ATATÜRK İLE NASIL TANIŞTI?
Ressam İbrahim Çallı’nın öğrencisi Ali Rıza Tuncay, Atatürk ile Fevzi Çakmak'ın kızının düğün töreninde tanışır. Düğün sırasında Tuncay’ın sürekli çalıştığını gören Atatürk, kendisini yanına çağırır. İsminin Ali Rıza olduğunu öğrenince de aralarındaki dostluk böylece başladı. Babasıyla aynı ismi taşıdığı için Atatürk, ona hiçbir zaman Ali Rıza demedi. “Sarı” lakabını taktı ve hep öyle seslendi.
