40 lira sermayeden 1.2 milyar lira ciroya ulaşan Sadık Grubu doğdu – D20Haber
19.04.2024, Cuma
13 °C / 18 °C Denizli Hava Durumu
  1. ANA SAYFA
  2. /
  3. ÖZGÜN İÇERİK
  4. /
  5. KAHVE SOHBETLERİ
  6. /
  7. 40 lira sermayeden 1.2 milyar lira...

40 lira sermayeden 1.2 milyar lira ciroya ulaşan Sadık Grubu doğdu

A- A+
D20HABER
Yayınlanma: 19 Şubat 2019 Salı - 08:00Güncelleme: 19 Şubat 2019 Salı - 01:56
40 lira sermayeden 1.2 milyar lira ciroya ulaşan Sadık Grubu doğdu

Denizli’nin Sarayköy ilçesinde 40 lira sermayeyle 40 metrekarelik bir bakkal dükkanında başlayan ticari girişim, başarı öyküsüyle bugün Türkiye’nin en büyük 500 şirketi arasında yer alan Sadık Grubu’na dönüştü.

Kimine yüzbinler, milyonlarca lira sermaye sağlarsınız, ancak ticarette ya da faaliyet alanında başarıyı yakalayamaz. Bazen de iflas gibi üzücü sonuçlar bile yaşanabilir. Kimileri de işiyle ilgili özel bir eğitim almasa da üniversite mezunu olmasa da ticari zekasıyla küçük sermayesini büyütüp şirketleri bünyesinde barındıran gruplara dönüşür. Bunun Denizli’deki örneklerinden birisi de Sadık Grubu’dur.

Hacı İrfan Mersin’in henüz 20 yaşındayken kendi işini yapma anlamında bağımsızlığını ilan etmesiyle, 40 lira sermaye ve 40 metrekarelik bakkal dükkanında başladığı, sonra beyaz eşya ve otomotivle devam ettirdiği ticareti, oğullarının geliştirerek sürdürmesiyle günümüzde 250 kişinin istihdamını sağlayan, Türkiye’nin 500 büyük kuruluşu arasında ilk 250-300’lerde yer alan Sadık Gruba dönüştü. Bu haftaki kahve sohbetimizi de iş dünyasının başarılı temsilcisi Oktay Mersin ile yaptık. İşte Sadık Grubu’nun 1947’den 2019’a uzanan öyküsü…

KENDİ ANLATIMIYLA OKTAY MERSİN

“Sohbetimize biyografinizle başlayalım” dediğimizde Oktay Mersin, kendisini “Sadık Grubun Başkan Yardımcısıyım. 60 yaşındayım. 7-8 yaşından beri çalışırım. Evliyim, 2 oğlum var. İş durumumuz nedeniyle üniversite eğitimini üçüncü sınıfta bıraktım” sözleriyle anlattı.

TİCARET PAZARLARDA BAŞLADI

Sadık Grubun temelleri nasıl atıldı?

Yıl 1947… Bu tarih, babamın “ben kendi işimi yapacağım” diyerek, dedemden ayrıldığı tarih. 20 yaşındaymış… O zamana kadar birlikte üreticilik yapmış, ürettikleri sebze ve meyveleri eşekle taşıyıp pazarlarda satmışlar. Babam ayrıldığında önce sigara satmak üzere bir kulübe açıyor. Burada 40 lira sermaye yapıp işini bakkal dükkanı olarak devam ettiriyor. Bir süre sonra kazancıyla işini büyütüyor. Tuhafiye, züccaciye, inşaat malzemeleri, tüpgaz satıyor. Tüm bunları 40 metrekarelik yerde yapıyor. Şehir’de olup da Sarayköy’de olmayan ne varsa ilçeye getirmiş babam. Örneğin bir müşteri geliyor “Çizgili kağıt var mı, defter var mı, kitap var mı?” diye soruyor. Hepsini bulundurduğundan “yok” demiyor.

Sonra beyaz eşya işine mi girmiş babanız?

Önce beyaz eşya sektörü oluyor, sonra otomotiv sektörü oluyor.

OTOMOTİVDEN AKARYAKITA UZANAN TİCARİ FAALİYETLER

Sadık Grubu olarak kaç sektörde faaliyet gösteriyorsunuz?

Otomotiv sektöründe varız. Akaryakıt parekendeciliği yapıyoruz, istasyonlarımız da var. Ayrıca tüm ülke genelinde akaryakıt toptan satışı gerçekleştiriyoruz. Akaryakıtın nakliyeciliği var, tarım sektörü var, gayrimenkul işimiz var, tarım var, sigorta var, yedek parça var.

Bu işlerin bir bölümü Türkiye geneline yayılmış durumda. Kaç ilde faaliyet gösteriyorsunuz?

Otomotivde Denizli ve Uşak’ta plazalarımız var. Ama satışları tüm Türkiye’ye yapabiliyoruz. Akaryakıtta Denizli’de 4, Afyon’da 1 istasyonumuz var. Akaryakıtın toptan satışını 81 ile yapıyoruz. Kafadaki 5 markanın; Total, Shell, Petrol Ofisi, BP ve Opet’in toptan akaryakıt satışını yapıyoruz. Otomotivde de Renault, Dacia, Ford ve BMC’nin satışını yapıyoruz.

Akaryakıt işinde Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve İstanbul Havaalanı’na inşaatları sırasında oralardaki müteahhit firmalara akaryakıt sağladık. Ayrıca Türkiye’nin birçok yerindeki büyük şantiyelere de akaryakıt veriyoruz. Örneğin Çanakkale Köprüsü ve bağlantı yolları, beton santralleri, mermer ocakları, tünel inşaatları ve karayolu müteahhitleri gibi…

TARIMSAL ÜRETİM

Tarımda seracılık mı organik tarımla ilgili üretim mi yapıyorsunuz?

Sarayköy’de 200 dönüm arazide yapıyoruz. Grupta tarım işletmesine eşim bakıyor. Yarı organik diye tabir edilen kontrollü tarımla üretim yapıyoruz. Tamamen Tarım İl Müdürlüğü’nce kontrol ediliyor. Kullanılan ilaç ve gübreler kimyasal değil. Zeytin, nar, kayısı ve erik üretiyoruz.

Geniş bir alanda faaliyetiniz var. Ne kadar istihdam yaratıyorsunuz?

Sürekli çalışan 250 civarında arkadaşımız var. Niye sürekli diye bahsettim. Yukarıda bahsettiğim gibi bizde tarım da var. Tarımda mevsimsel ürünler oluyor. O dönemlerde 20 ile 200 arasında çalışanlarımız oluyor.

ANADOLU’DAKİ ŞİRKETLER ARASINDA 41. OLDU

Önemli oranda vergi ödüyorsunuz. Kaç defa listeye girdiniz?

Vergi sıralamaları göreceli bir olay. Sektörün para kazanmasıyla alakalı. Söylediğim gibi farklı sektörlerde 5 şirket var. Vergi anlamında tek çatı altında toplanmış olsa, her yıl ilk üçte, ilk beşte mutlaka oluruz. Ayrı ayrı şirketler olduğu için sıralamalar da farklı oluyor. Fortune 500 2018 yılı açıklanan listede Sadık Petrol şirketi ile Sadık Grubu, En Büyük 500 Şirket arasında Türkiye’de 285’inci, Ekonomist Dergisi’nin 2018 yılı “Anadolu 500” listesinde Sadık Grubu, Anadolu’nun en büyük 500 şirketi sıralamasında 41’inci sırada yer almıştır.

2018 cironuz ne kadar oldu?

Geçen yılın cirosu KDV dahil 1 milyar 250 milyon lira

FAİZLER HER SEKTÖRÜ ETKİLİYOR

Faaliyet gösterdiğiniz sektörler ekonomik gidişle yakından ilgili. Nasıl bir tablo var?

Türkiye ekonomik sıkıntıyla iç içe. Dış güçlerin Türkiye’ye yönelik baskı ve oyunları da var. Aslında sadece Türkiye’de değil, dünyada bir sıkıntı söz konusu. Bu bütün sektörleri etkiliyor. Dövizin yükselmesinden dolayı “ihracatçıyı etkilemez” diyorsunuz. Ama ihracatçının girdileri dövizle, borçları dövizle. Dolayısıyla dövizdeki dengesizlikten ihracatçı da rahatsız, huzursuz. Bu nedenle dövizi belli bir yerde tutmak çok önemli.

Bir de faiz çok önemli. Ben şu yaşıma geldim kredi faizi ile mevduat faizi arasında makasın bu kadar açıldığını görmedim. Şu aralar makas kapandı gibi ama hala rakam yüksek. Bunun bir an önce halledilmesi lazım. Faiz, inşaat sektörünü de tekstil sektörünü de otomotiv ve akaryakıt sektöründe çok önemli. Mevduat faizinin yüksek olması paranın bankada durmasına yol açıyor. Bu da parekende piyasanın hareketlenmesinin önündeki engel. Kredi faizinin yüksekliğinden dolayı da sanayici yeni yatırımlara yönelmiyor.

Tüm bunlarla birlikte güven çok önemli. Güven endeksleri çok düşük. Sebebi de döviz kurlarının bir yerde durmaması ve faiz. Güven problemini aşarsak, ki bundan bir ay öncesine, üç ay öncesine, altı ay öncesine göre iyi durumdayız. Ancak tam toparlanmış değil. Toparlanır mı? Toparlanır… Türkiye büyük bir ülke. 80’li, 90’lı ve 2000’li yılların başındaki krizleri hepimiz çok iyi biliyoruz. O yıllara göre çok daha iyiyiz. Hafif bir ters rüzgarda ekonominin yerle bir olduğu dönemleri biliyoruz. O zamanları bile atlattık. Kaldık ki şimdi dimdik duran bir Türkiye var.

EĞİTİME SAĞLANAN DESTEKLER

Eğitim alanına da önemli katkılarınız, yaptırdığınız okullar var. Bunlarla ilgili de bilgi verir misiniz?

Sadık Grubu olarak babamızdan gelen bir düstur var. Babam çok yardımseverdi. Birisinin derdi mi var, işim yoğun demez yapılması gerekeni yapar, aranması gereken yerleri telefonla arardı. Kazancına göre de okullara, hastanelere, fakir fukaraya yardım etmiştir. Sarayköy’de babamın adını taşıyan Hacı İrfan Mersin Cumhuriyet Ortaokulu ve annemin adını taşıyon Hacı Nadire Mersin Cumhuriyet ilkokulu var. Çeşitli okullara kütüphane yaptırmıştır. Eğitimle ilgili yardımlarda bulunmuştur.

Denizli merkezde benim adımı taşıyan Oktay Mersin Özel Eğitim Anaokulu var. Özel bir okul anlaşılmasın, tamamen burada eğitim alan çocukların özel durumlarından dolayı bu isim verildi. Kardeşim Turgay Mersin’in adının verildiği bir ortaokul var.

Ayrıca sosyal faaliyet alanlarımız var. Biz sivil toplum kuruluşlarında da görev yapıyoruz. Ben çok çalıştım STK’larda. Ben Denizli Genç İşadamları Derneği Başkanlığı, Türkiye Genç İşadamları Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkanlığını yaptım. Herkesin bu tür yerlerde çalışması gerektiğine inanıyorum. Bununla ilgili olduğu için söylüyorum. Çeşitli ödüllerimiz var bizim sosyal faaliyetler alanında olsun, yardımlarla ilgili olsun, sivil toplum anlamında olsun.

Mesela Ford’un tüm dünyada, 100 küsur ülkede bayilikleri var. Bunlar arasında yarışma yapıldı. Önce Türkiye’de birinci olduk. Dünya genelindeki yarışmaya katıldık. Sosyal sorumluluk projelerinin yarıştığı Salute to Dealers programında Sadık Grubu, büyük ödülün sahibi olmuştur.

Ayrıca Pamukkale Üniversitesi’nde bir bölümün hamisi gibi davranıyor, maddi ve manevi olarak destek sağlıyoruz. Her yıl en büyük konferanslarını yapıyoruz Denizli’nin. Türkiye’deki önemli CEO’ları, işyeri sahiplerini, marka olmuş firmaların temsilcilerini Denizli’de ağırlayıp, öğrencilerle buluşturuyoruz.

Sadık Grubu, yaptığı yatırımlar, sağladığı istihdam ile öncelikle Denizli olmak üzere ülke ekonomisine ve sosyal sorumluluk projelerinde önemli katkıları olan bir şirkettir.