Yağışlarla hayat bulan sulak alan: Gölcük Sazlığı – D20Haber
19.04.2024, Cuma
13 °C / 18 °C Denizli Hava Durumu
  1. ANA SAYFA
  2. /
  3. ÖZGÜN İÇERİK
  4. /
  5. GÖÇ YOLUNDAKİ DENİZLİ
  6. /
  7. Yağışlarla hayat bulan sulak alan: Gölcük...

Yağışlarla hayat bulan sulak alan: Gölcük Sazlığı

A- A+
D20HABER
Yayınlanma: 15 Aralık 2017 Cuma - 09:38Güncelleme: 15 Aralık 2017 Cuma - 09:38
Yağışlarla hayat bulan sulak alan: Gölcük Sazlığı

Kışın ve bahar aylarındaki yağışlarla hayat bulan, ancak yaz geldiğinde kuruyan Gölcük Sazlığı, göçmen kuşların vazgeçemediği sulak alanlardandır. Tarım alanına çevirmek üzere sular motopomplarla çekilerek kurutulsa da doğa bu sazlığı korumak için direniyor.

Bu hafta da Acıgöl’ü ve çevresindeki Göller Yöresi’ne komşu sulak saha, sazlık ve göllerimizde geziye kaldığımız yerden devam edeceğiz. Acıgöl, ülkemizin en tuzlu sulak sahasıdır ve step bitki örtüsüyle büyük Tuz Gölü'nün en batıdaki benzeridir. Çevresinde tuzlu, sodalı göl başka yoktur. 20 kilometre uzaklıktaki Gemiş Dağı'nın arkasında yer alan Çorak Göl de onun gibidir. Zaman zaman flamingoların ülkemizde ürediği beş alandan biridir. Bu iki göl flamingoların yerleşik yaşadığı alanlardır. Tatlı suları olan göller ise, Acıgöl çevresine dağılmıştır.

Yağışlarla hayat bulan sulak alan: Gölcük Sazlığı

Bunlardan biri de Gölcük Sazlığı’dır ve 500 dönümden oluşan bu sazlıklı alan, yağışla canlandığı zamanlarda güzel bir sulak sahaya dönüşür. Şu an yaşama şartı yağmurla dolan bir sulak alan olsa da Gölcük sazlıklarının suyu motopomplarla çekilip kurutulmuş, alan tarım arazisine çevrilmiş. Ancak verimsiz bu topraklar tuzlu olsa da sazlık alan yeraltından gelen sular ve bol yağmurla sürekli geri gelmiştir. Bu sene yağışın az olması sebebiyle Göller Yöresi’ndeki çoğu sulak alan kurumuştur. Bu değerli sazlık, Gölcük Mahallesi’nin Gemiş Dağı tarafındadır. Yakınında bir de taş ocağı açılmıştır.

1980li yıllarda Sazköy-Çaltı arasındaki Kuru Göl yoğun kuraklık, tarım arazisi açma ve askeri havaalanı için olsa gerek kurutulmuştur. Bu havaalanı artık ilimizin havaalanı olmuştur.

Yağışlarla hayat bulan sulak alan: Gölcük Sazlığı

1981 de açılan kanal Kuru Göl'ün kurumasına sebep olurken, Beylerli Gölü’nü besleyen ana damarlar Başpınarlar’ın suyunun betonlanarak kapatılma çalışılması, Değirmendere üzerine yapılan Beylerli Baraj Gölü’nün akarlarının da kesilmesiyle can çekişen bir hal almıştır. Beylerli ile bitişik olan Çaltı Sazlıkları da bu sebepten kurumuştur.

Mevsimlik göl tabiri bu sazlıkların çoğuna söylenir. Her yıl bataklık halinde canlanmaya çalışsa da besleyecek bir suyu olmadığından sadece bol yağışa göre şekil almaktadır. Çaltı'ya da çok yakın olan Gölcük Sazlığı ve başta Acıgöl'ün de birçok tarafı hala susuz diğer göller gibi aynı akıbete uğramıştır. Tabiat ana ne kadar sazlık ve gölleri kurutsalar da bazı yıllar aşırı derece de yağmur sonrası taşkınla ekilmeye çalışılan tuzlu kireçli toprakları sular altında bırakarak canlanmaya çalışır, ta ki yaz gelene kadar. Hele sakinleri kuşlar üreme şansını bulduktan sonra, yavrular çıktıktan sonra yaz aylarıyla birlikte son damlalar da çekilir ve bataklık kuru sazlığa dönüşür.

Bu göllerin suları barajlarda kıstırılınca ya da çevredeki pompalarla yeraltı su seviyesi aşağı indikçe kurumalarına çare yok gibidir. Bu sene uzun zaman sonra alanda sulu göl neredeyse yok gibi. Burdur-Yeşilova tarafı, “Çorak Göl” dediğimiz Bayındır Gölü, alt yanda ilimizde Çaltı sazlıkları ve Beylerli Gölü, Gölcük, Kuru Göl, İnceler Gölü kurumuştur. Sazlıklarda bir damla su kalmamıştır.

Yağışlarla hayat bulan sulak alan: Gölcük Sazlığı

Geçen sene çoğu canlı olan bu sulak alanlar için umudumuzu hiçbir zaman yitirmedik. Hatta birkaç gün önce tüm alanları gezdik. Çaltı’da Milli Park görevlileri ile karşılaştık. Kısa bir ayaküstü sohbet gerçekleştirdik, sorunları dile getirdik. Herkes üzgün… Ancak su işi uzman kişilerce projelendirilip yönetilmeli.

Gölcük’te Çaltı’da, Kuru Göl’de, İnceler’de su olmadığı için kuru sazlıklar üstünde gezinen sadece yırtıcı kuşlar var. Onlar da sazlıkta ve tarlalardaki kemirgenlerle besleniyor. Diler ki tez zamanda bol yağış olur, sazlıklar canlanır ve kuşlarda yuvalarına geri döner. İlgili kurumlar da bu alanların sularını barajlarda hapsetmez en azından bir çapalık, bir arıklık dahi olsa sazlıklara, göllere can suyu vermeye çalışırlar. Yoksa her yer yakında toz bulutu içinde bozkıra dönüşecek. Bunlar zor değil, yeter ki doğaya sahip çıkılsın.

Yağışlarla hayat bulan sulak alan: Gölcük Sazlığı